Kastamonu Gezilecek Yerler
Kastamonu gezilecek yerler bakımından zengin ve tarihi dokusuyla dikkat çeken bir şehir olarak öne çıkar. Karadeniz’in doğal güzellikleriyle çevrili olan Kastamonu, tarihi yapıları, doğal parkları, müzeleri ve benzersiz kültürel dokusuyla ziyaretçilerine pek çok farklı deneyim sunar.
Özellikle doğa tutkunları ve tarih meraklıları için keşfedilecek pek çok yere sahip olan Kastamonu, hem sakin atmosferi hem de eşsiz manzaralarıyla huzurlu bir tatil arayanlara hitap eder. “Kastamonu'da nereler gezilmeli?” sorunuz için yanıt bulabilirsiniz.
Kastamonu geziniz sırasında çekmiş olduğunuz Reels videolarının daha fazla kişiye erişmesi için Instagram yorum satın al sayfamızı hemen ziyaret edin.
Kastamonu Gezilecek Yerler Listesi
Kastamonu, yılın her mevsiminde ziyaretçilere kapılarını açsa da özellikle bahar ve yaz aylarında canlılık kazanır. Hafta sonu kaçamakları, günübirlik geziler ya da uzun yaz tatilleri için tercih edilebilecek mükemmel bir destinasyondur. İşte Kastamonu’da gezilecek yerler:
Taşköprü
Taşköprü, adını Gökırmak üzerine 1366 yılında inşa edilen ve tarihi dokusuyla öne çıkan bir köprüden alan Kastamonu’nun en eski ve kültürel zenginliklere sahip ilçelerinden biridir. Bu özelliğiyle Kastamonu’da gezilecek yerler arasında en önde bulunur.
Kastamonu’ya yaklaşık 42 kilometre uzaklıkta yer alan bu tarihi ilçe, Etilerden Sümerlere, Lidyalılardan Osmanlılara kadar pek çok uygarlığın izlerini taşır ve kültürel geçmişiyle dikkat çeker.
Tarih ve kültür meraklıları için Kastamonu’nun vazgeçilmez noktalarından biri olan Taşköprü, antik dönemden günümüze dek ulaşan pek çok tarihi yapıya ev sahipliği yapar. İlçenin ismini aldığı 68 metre uzunluğundaki, yedi gözlü Taşköprü, mimarisiyle hayranlık uyandırır.
Ayrıca, M.Ö. 64 yılında Romalılar tarafından kurulduğu düşünülen Pompeipolis Antik Kenti, ilçenin en etkileyici tarihi miraslarından biridir. Bununla birlikte kaya mezarlıkları, mistik havasıyla Kızlar Kalesi ve göz alıcı Kılıçkaya Tüneli gibi pek çok tarihi ve turistik alan da Taşköprü’nün ziyaret edilmesi gereken zenginlikleri arasında yer alır.
Horma Kanyonu
Kastamonu’nun doğal güzellikleri arasında en fazla ilgi gören destinasyonlardan biri olan Horma Kanyonu, Küre Dağları Milli Parkı sınırları içinde, Pınarbaşı ilçesine sadece 5 km mesafede bulunmaktadır.
Bu büyüleyici kanyon, zengin bitki örtüsü, etkileyici kaya duvarları ve el değmemiş doğasıyla ziyaretçilerine huzur dolu bir doğa deneyimi sunar. Yaklaşık 3 km uzunluğundaki ahşap yürüyüş yolu ve köprüleri ile dikkat çeken kanyon, şelale manzaraları eşliğinde unutulmaz yürüyüş rotalarından birini oluşturur.
Çam ağaçlarıyla çevrili ormanların ortasında, tertemiz havası ve doğal parklarıyla dikkat çeken Horma Kanyonu, yaz aylarında serinlemek isteyenler tarafından tercih edilebilir. Göletlerinde yüzebilir, buz gibi suların keyfini çıkarabilir ya da olta balıkçılığı yaparak doğayla baş başa kalmanın tadını çıkarabilirsiniz.
Ilgaz Kayak Merkezi
Kastamonu ve Çankırı illeri arasında konumlanan Ilgaz Kayak Merkezi, Ilgaz Dağları’nın etkileyici yamaçlarında doğaseverlere ve kayak tutkunlarına unutulmaz bir kış deneyimi sunar. İlçe merkezine 40 km uzaklıkta olan bu merkez, minibüsle veya düzenlenen kayak turları ile kolayca ulaşılabilir.
1050 ile 2000 metre rakımları arasında yer alan Ilgaz Kayak Merkezi, dört farklı uzunluktaki kayak pistiyle her seviyeden kayaksevere hitap eder; pistler 660 metreden başlayıp 1400 metreye kadar uzanır.
Kayak merkezinin bir diğer gözde aktivitesi olan telesiyej, ziyaretçilerini 950 metrelik bir güzergahta taşır ve bazı noktalarında 1990 metre yüksekliğe kadar çıkar. Çam ormanlarının arasına gizlenmiş oteller, kayak okulu ve kayak kiralama tesisleri ile de hizmet sunar.
Merkez, kış sezonunu aralık ayında açarak ilkbahar ortalarına kadar kayak yapma imkanı sağlar. Ayrıca, sezon dışında da doğa yürüyüşleri için tercih edilen Ilgaz Kayak Merkezi, dört mevsim doğanın güzelliklerini sunan eşsiz bir rota olarak dikkat çeker.
Şehriban Kanyonu
Kastamonu’nun Şenpazar ilçesinde yer alan Şehriban Kanyonu, doğanın büyüleyici gücünü gözler önüne seren dik yamaçları ve çarpıcı güzelliğiyle bilinir. 1997 yılında keşfedilmiş olmasına rağmen, gizemini koruyan bu kanyon, bölge halkı tarafından "Ölümle Dans Kanyonu" olarak da adlandırılır.
Bu etkileyici unvanı, kanyondan akmakta olan çayın, sert akıntılarıyla doğanın vahşi gücünü sergilemesine borçludur. Yüksekliği 1000 metreyi bulan devasa kaya duvarlarıyla çevrili olan Şehriban Kanyonu, binlerce yılda akarsuların aşındırdığı kayaların şekillendirdiği derin vadilere sahiptir.
Bu etkileyici manzaralar, dünyanın dört bir yanından gelen doğa ve fotoğraf tutkunları için vazgeçilmez bir ziyaret noktasıdır. Dağcılık, kampçılık, kaya tırmanışı ve doğa yürüyüşleri yapmak isteyenler için uygun bir rota sunan kanyon, Kastamonu’nun doğa turizmi açısından en popüler destinasyonları arasında yer alır.
Kanyonu daha yakından keşfetmek isteyenler, profesyonel rehberler eşliğinde güvenli bir gezi yapabilir ya da küçük şelale ve göletlerde serinleyerek doğanın tadını çıkarabilir. Şehriban Kanyonu, sunduğu doğal güzellikleri ve keşfedilmeyi bekleyen saklı köşeleriyle, doğa severlere unutulmaz bir macera vadediyor.
Küre Dağları Milli Parkı
Küre Dağları Milli Parkı, uluslararası turizm dergilerinin "ölmeden önce görülmesi gereken yerler" listesinde yer alacak kadar etkileyici bir doğal güzelliğe sahiptir. 160'a yakın endemik bitki türünü barındıran park, aynı zamanda 200 ekolojik bölgeden biri olarak koruma altına alınmıştır.
Bu nedenle, Küre Dağları, milli park statüsüyle doğanın korunmasına büyük katkı sağlar. Park içerisinde, etkileyici kanyonlar, yaylalar, dağlar ve geleneksel köy evleri gibi birçok doğal ve kültürel öğe keşfe açıktır.
132 bin hektar alan üzerine yayılmış olan Küre Dağları Milli Parkı, Türkiye'nin en popüler doğa sporları merkezlerinden biri olma özelliğine sahiptir. Ekolojik tarımın yanı sıra, bölge arıcılık ve hayvancılık gibi geleneksel faaliyetlere de ev sahipliği yapmaktadır. Doğa yürüyüşleri ve fotoğraf safarileri gibi etkinlikler, parkın sunduğu imkanlardan sadece birkaçıdır.
Oksijen seviyesinin en yüksek olduğu bölgelerden biri olarak bilinen Küre Dağları Milli Parkı, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için ideal bir destinasyon olup, sakin bir doğa kaçamağı arayan ziyaretçilerine huzur dolu bir deneyim sunmaktadır.
Cide
Cide, Kastamonu'nun en gözde tatil beldelerinden biri olarak, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çekiyor. Antik çağlardan günümüze uzanan zengin bir geçmişe sahip olan bu belde, Karadeniz'in en etkileyici koylarından biri olan Gideros Koyu'na ev sahipliği yapıyor.
Cide'nin en popüler noktalarından biri olan Loç Vadisi, doğa tutkunlarının ilgisini çekerken, aynı zamanda doğa sporlarıyla ilgilenenler için de cazip bir destinasyon sunuyor. Kerempe Feneri'nden göz alıcı gün batımı manzaralarını izleyebilir, Karadeniz'in en bilinen köylerinden Karakadı ve Hamitli'yi keşfe çıkabilirsiniz.
Eğer denizin keyfini sürmek istiyorsanız, Cide'nin temiz plajları sizi bekliyor. Cide Halk Plajı, Gökçekale Plajı, Gebeş Plajı ve Çamaltı Köyü Plajı gibi doğal güzellikleriyle ünlü bu sahillerde huzurlu bir tatil geçirebilirsiniz.
İnebolu
İnebolu, Karadeniz’in sakin ve tarihi zenginliklerle dolu ilçelerinden biridir. Hem doğal güzellikleri hem de tarihsel önemiyle dikkat çeker. Özellikle Rusya’dan İstanbul’a gönderilen silahların taşınmasında büyük rol oynayan iskelesi, ilçenin tarihindeki önemli bir yer tutar.
Bu iskelenin yanı sıra, İnebolu'nun büyüleyici sahil kasabaları da oldukça ünlüdür. Gemiciler Koyu, Kadınlar Plajı ve Boyranaltı Plajı gibi berrak denizlere sahip plajları, yaz tatillerinde denize girmeyi sevenler için ideal birer seçenek sunar.
İlçenin tarihi dokusu, yüzlerce yıllık ahşap ve taş yapılarıyla adeta bir açık hava müzesi gibidir. İnebolu, sessiz ve huzurlu atmosferiyle de ziyaretçilerine sakin bir ortam sunar. İstiklal Yolu ve Karacehennem Boğazı’ndan izlenen muazzam manzaralar, doğaseverlerin ilgisini çeker.
Ayrıca, ilçeyi yüksekten görmek isteyenler için Geriş Tepesi’ne tırmanarak, 495 metre yükseklikten panoramik bir manzara yakalanabilir. İnebolu'nun merkezinde, Türk tarihinde önemli bir yere sahip olan Şehit Şerife Bacı Anıtı gibi etkileyici yapılar yer alır.
Kent Müzesi ise ilçenin köklü geçmişini yansıtan, geleneksel ve kültürel eserlerin sergilendiği bir mekandır. Burada, İnebolu'nun tarihine dair detayları keşfetmek mümkündür. Bu güzel ilçede gezip, huzuru ve tarihi bir yolculuğu bir arada yaşamak mümkündür.
Abana
Abana, Karadeniz'in masmavi sularıyla çevrili, gür çam ormanlarının ardında saklanan bir cennet köşesi olarak öne çıkıyor. 11 kilometrelik uzun sahili ve tertemiz plajlarıyla yaz tatilleri için mükemmel bir tercih sunan bu ilçeye, Kastamonu şehir merkezinden 145 kilometre mesafede ulaşılabiliyor.
Abana, doğal güzelliklerinin yanı sıra, doğa sporları tutkunlarının vazgeçilmez rotalarından biri olan Hacıveli Kanyonu’na da ev sahipliği yapıyor. Doğal güzelliklerin içinde yer alan Hacıveli Koyu ise, masmavi denizi ve yemyeşil doğasıyla tekne gezilerinin popüler duraklarından biri haline gelmiş.
Karadeniz'in kızıl gün batımına tanıklık edebileceğiniz Toza Seyir Tepesi, her yıl binlerce turistin ilgisini çekerken, ilçeye gelenleri büyülemeye devam ediyor. Tarihi bir taş konakta yer alan Abana Müzesi, binlerce yıllık el yapımı aletler ve eşyalarla zenginleştirilmiş koleksiyonuyla tarih severlere hitap ediyor.
İlçede bulunan Abana Hediyelik Eşya Çarşısı, ahşap oyması el sanatlarıyla yapılmış birbirinden özel ürünler alabileceğiniz bir mekan olarak, gezginlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir nokta. Abana, hem doğası hem de tarihiyle keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir yer.
Daday
Kastamonu merkezine 36 kilometre mesafede bulunan Daday kasabası, doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleriyle yıl boyunca yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. El değmemiş çam ormanlarıyla çevrili bu sakin kasaba, büyüleyici yaylaları ve at çiftlikleri ile ünlüdür.
Daday’a gelen ziyaretçiler, binicilik eğitimi alarak veya at safarilerine çıkarak bölgenin eşsiz doğasını keşfetme imkanı bulabilirler. Daday, tarih meraklıları için de birçok ilginç mekana ev sahipliği yapıyor.
1632 yılında inşa edilen Balaban Konağı, Lidyalılar tarafından yapıldığı düşünülen Honsalar Tepesi Tümülüsü, kayalara oyulmuş mezarlarıyla dikkat çeken Taşlıbayır Sarkıt Mağaraları ve Osmanlı dönemine ait 18. yüzyıl mimarisinin güzel örneklerinden biri olan Ali Paşa Camii gibi yerler, kasabanın tarihsel dokusunu gözler önüne seriyor.
Daday’da tarihi yerlerde dolaşırken harika fotoğraflar çekebilir, bölgenin geçmişine adım atabilirsiniz. Daday’a özgü lezzetli etli ekmekleri de mutlaka tatmalısınız. İlçeyi gezdikten sonra bir restoranda oturup, bu yöresel tatla kendinize keyifli bir molaya çıkabilirsiniz.
Çatalzeytin
Çatalzeytin, Karadeniz'in en büyüleyici plajlarından biri olan Ginolu Koyu'na ev sahipliği yapan, tarihi ve doğal zenginlikleriyle öne çıkan bir ilçedir. Özellikle Ginolu Kalesi, Osmanlı ve Türk mimarisinin izlerini taşıyan etkileyici yapısıyla dikkat çeker.
İlçede doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için Yaralıgöz Mesire Yeri mükemmel bir dinlenme noktasıdır. Burada, huzur dolu bir atmosferde zaman geçirebilirsiniz. Çatalzeytin'in sokaklarını adımlarken, geleneksel ahşap mimarisiyle yapılmış asırlık konaklar gözlerinizi şenlendirir.
İlçede mutlaka tatmanız gereken bir lezzet ise Kuyu kebabıdır. Yaz aylarında ise Antik Ginolu Gümüş, Balık, Kültür ve Sanat Festivali, ziyaretçilere kültürel bir şölen sunar. Bu festival, bölgenin tarihini ve zengin kültürünü daha yakından keşfetmek isteyenler için kaçırılmaması gereken bir etkinliktir.
Azdavay
Kastamonu'ya yalnızca 73 kilometre mesafede bulunan Azdavay ilçesi, doğası ve tarihi zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir yer. Büyüleyici şelaleleri, ünlü yaylaları ve binlerce yıl süren doğal oluşumlarıyla Azdavay, günübirlik geziler için mükemmel bir seçenek sunuyor.
İlçenin en dikkat çeken noktalarından biri, her yıl binlerce turistin ilgisini çeken Çatak Kanyonu. Kanyonun derinliklerine inmeden önce, cam terastan muazzam manzarayı izleyebilir, doğanın gücünü yakından hissedebilirsiniz.
Azdavay’ın merkezinde yer alan tarihi Aşıklar Köprüsü'nde yürüyüş yaparak, Devrekâni Çayı'nın huzur verici akışını izleyebilirsiniz. Azdavay aynı zamanda Kastamonu'nun en güzel yaylalarından birine ev sahipliği yapmaktadır.
Suğla Yaylası, temiz havası ve muazzam doğasıyla yılın her döneminde ziyaretçilerini cezbetmektedir. Ayrıca, her yıl düzenlenen Azdavay Bal ve Ihlamur Festivali, yaylaya ayrı bir renk katıyor. Doğayla iç içe bir gün geçirmek için Suğla Yaylası, kesinlikle görülmesi gereken bir yer.
Azdavay’ın tarihi dokusuna tanıklık etmek isteyenler için ise Hoca Köyü’nde 740 yıllık çınar ağacı ziyaret edilmesi gereken ilginç bir nokta. Antik çağlardan kalma Medil Mağarası, sığınak ve ibadethane olarak kullanılmış ve bu mağara, bölgenin zengin tarihini keşfetmek isteyenlere farklı bir deneyim sunuyor.
Azdavay’a sadece 13 kilometre uzaklıkta yer alan Saray Şelalesi, doğa severler için oldukça popüler bir mesire alanı. Azdavay, doğa ve tarih tutkunları için tam anlamıyla keşfedilmeyi bekleyen bir yer olarak öne çıkmakta.
Doğanyurt
Kastamonu merkeze 121 kilometre mesafede, Karadeniz'in kıyısında yer alan Doğanyurt ilçesi, doğal güzellikleriyle keşfe değer bir nokta. Yaz aylarında sıklıkla ziyaretçi çeken Uzunkum Plajı, 400 metre uzunluğundaki sahili ve etrafını saran çam ağaçlarıyla harika bir manzara sunuyor.
İlçedeki diğer popüler plajlardan biri olan Balıkçı Barınağı Plajı, 300 metre uzunluğunda ince kumlu sahiliyle deniz severleri cezbediyor. Doğanyurt'ta ayrıca denizin yumuşak kayaları oyarak oluşturduğu Kayran Mağarası'nı gezebilir, doğanın mühendislik harikasına hayran kalabilirsiniz.
Tarih tutkunları içinse, M.Ö. 4. yüzyılda Pontuslular tarafından inşa edildiği düşünülen Mesel Kalesi, deniz seviyesinden 150 metre yükseklikteki konumuyla muazzam bir manzara sunuyor. Buradan, hem Doğanyurt'un hem de Karadeniz'in panoramik fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Valla Kanyonu
Kastamonu, muazzam doğal güzellikleriyle ünlü bir bölge olup, bu topraklarda birçok etkileyici kanyon bulunmaktadır. Bunlar arasında, Valla Kanyonu, dünyanın en derin ikinci kanyonu olarak dikkat çekiyor ve en çok ziyaret edilen kanyonlardan biri olma özelliğine sahip.
Devrekâni Çayı’nın Küre Dağları’nı yararak oluşturduğu bu 12 kilometre uzunluğundaki kanyon, doğa tutkunları ve fotoğrafçılar için adeta bir cennet niteliğinde. Valla Kanyonu’nu ziyaret ederken, kanyonun yükseklerine kurulu olan 3 katlı ahşap seyir terasında panoramik bir manzara eşliğinde doğanın büyüsüne kapılabilirsiniz.
Bu noktada, kartallardan akbabalara kadar pek çok yırtıcı kuşu da gözlemleyebilirsiniz. Kanyon, kaya tırmanışı, dağcılık ve kampçılık gibi açık hava aktivitelerini sevenlerin uğrak noktalarından biri olarak öne çıkıyor. Aynı zamanda, Türkiye'nin en zor geçilen kanyonu olarak bilinen Valla Kanyonu, rehberli turlar eşliğinde dahi yalnızca sınırlı bir bölümüyle keşfe açılabiliyor.
Sarp kaya duvarları ve benzersiz doğa manzaralarıyla göz alıcı olan Valla Kanyonu, Kastamonu’nun keşfedilmesi gereken doğal harikalarından biri olarak mutlaka listelere eklenmesi gereken bir yer.
Ilgaz Dağları
Ilgaz Dağları, her mevsim doğa tutkunlarının ve kampçıların ilgisini çeken, büyüleyici manzaralarıyla dikkat çeker. Ilgaz Dağları, Batı Karadeniz Bölgesi'nin en yüksek zirvesi olan 2587 metrelik Büyük Hacet Zirvesi'ni barındırmaktadır.
2009 yılında milli park ilan edilerek koruma altına alınan Ilgaz Dağları, sarıçam, köknar, orman gülü ve yabani erik gibi çeşitli bitki türlerinin yanı sıra endemik bitkileriyle de oldukça zengin bir ekosisteme sahiptir.
Temiz havası ve doğal güzellikleriyle doğa yürüyüşlerine katılmak, bölgedeki huzurlu atmosferin tadını çıkarmak mümkündür. Ilgaz Dağları, doğa severlere sunduğu pek çok imkânla, kamp yapmaktan yürüyüşe kadar birçok aktiviteye ev sahipliği yapmaktadır.
Donanımlı kamp alanlarından mesire yerlerine, uzun yürüyüş parkurlarından kayak merkezlerine kadar her tür etkinliği içinde barındıran bu bölgeyi keşfetmek için rehberli turlara katılabilirsiniz. Özellikle bahar aylarında, doğanın uyanışıyla birlikte her rengin bir araya geldiği bu muazzam güzellikleri daha yakından görmek mümkündür.
Ilıca Şelalesi
Kastamonu’nun Pınarbaşı ilçesine bağlı Ilıca Köyü’nde bulunan Ilıca Şelalesi, bölgenin en çok ilgi gören doğal zenginliklerinden biridir. 15 metre yükseklikten düşen beyaz sularının oluşturduğu görsel şölen, yemyeşil ormanlarla çevrili bu noktayı yılın her mevsiminde etkileyici kılmaktadır.
Özellikle bahar ve yaz aylarında serin havası ve doğal güzellikleri ile doğa yürüyüşleri için ideal bir rota olan Ilıca Şelalesi, ziyaretçilerine bir yandan da buz gibi şelale sularında ferahlatıcı bir deneyim sunar.
Ilıca Şelalesi’ne sadece 500 metre mesafede bulunan ve geniş yeşil alanlarla çevrili Park Ilıca, şelale çevresinde keyifli bir gün geçirmek isteyenler için mükemmel bir seçenektir. İçerisinde mesire alanları, düzenli yürüyüş yolları, bungalov otelleri ve balık restoranlarıyla doğa ile iç içe zaman geçirme imkanı sunan bu bölge, popüler bir turistik merkez haline gelmiştir.
Kastamonu Kalesi
Kastamonu’nun en dikkat çeken yapılarından biri olan Kastamonu Kalesi, şehri yüksekten izleyebileceğiniz görkemli bir konumda yer alır. Şehir merkezinden 120 metre yükseklikteki bu kale, tarihi dokusuyla büyüleyici bir atmosfer sunar.
M.S. 2. yüzyılda Bizans İmparatorluğu döneminde inşa edilen kale, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ise Türk-Osmanlı mimarisiyle yeniden şekillendirilmiştir. Geniş bir alana yayılmış olan Kastamonu Kalesi, hem iç odaları hem de etkileyici yapılarıyla keşfetmeye değer bir mekan sunar.
Kale içinde, devasa sarnıçlar ve gizemli kaçış tünelleri arasında gezinti yapabilir, ayrıca Bayraklı Sultan Türbesi’ni de ziyaret edebilirsiniz. 2005 yılında aslına uygun şekilde restore edilen kale, Kastamonu'yu keşfeden turistlerin uğrak noktalarından biridir.
Kale surlarının üstünden şehrin eşsiz manzaralarını panoramik olarak izleyebilir, gezinizin en özel fotoğraflarını çekebilirsiniz. Ayrıca, kalenin çevresindeki hediyelik eşya dükkanlarından, bölgeye özgü süs eşyalarını alarak hatıra bir parça edinebilirsiniz. Kastamonu Kalesi, tarih ve manzarayı bir arada sunan nadir bir gezi noktasıdır.
Gideros Koyu
Kastamonu'nun en etkileyici doğal güzelliklerinden biri olan Gideros Koyu, Cide ilçesinin gözde turistik bölgelerinden biridir. Cenevizliler dönemine dayanan tarihi ve Amazonlar'a kadar uzanan geçmişiyle, koy sadece doğal değil, aynı zamanda kültürel zenginlikler de sunar.
Kartpostal güzelliğindeki manzarası, yıllardır turizm dergilerinin kapaklarını süsleyerek dikkat çeker. Çam ormanlarıyla çevrili bu doğal liman, doğaseverlerin ilgisini çekmektedir. Mavi ve yeşilin buluşmuş olduğu bu eşsiz noktayı ziyaret etmeden Kastamonu'dan ayrılmamalısınız
Gideros Koyu'nu keşfetmek için yürüyüş parkurlarında zaman geçirebilir veya tekne gezileriyle koyun büyüleyici manzarasını denizden izleyebilirsiniz. Ayrıca, koyun berrak suları, tüplü ve tüpsüz dalış yapmak için de uygun bir ortam sunar.
Loç Vadisi
Küre Dağları'nın en bakir köşelerinden biri olan Loç Vadisi, Karadeniz'in keşfedilmeyi bekleyen nadir cennetlerinden biridir. Burada, dünyada yalnızca bu vadide yetişen yaklaşık 30 endemik bitki türü bulunuyor.
Milli park statüsünde korunarak doğal zenginliği muhafaza edilen Loç Vadisi, zorluk derecesine göre çeşitlendirilmiş yürüyüş parkurlarıyla doğa severleri ağırlıyor. Vadi boyunca ilerleyen serin dereler, ziyaretçilere sıcak yaz günlerinde ferahlatıcı bir mola sunuyor.
Loç Vadisi’nin göz alıcı manzaralarını izlemek için seyir teraslarına çıkabilir, buradan vadinin benzersiz panoramasını ve ünlü orkide örtüsünü fotoğraflayabilirsiniz. Yaz aylarında düzenlenen şenlikler ise binlerce ziyaretçiyi bir araya getirerek, eğlence ve kültür dolu anlar yaşatıyor.
Cide ilçesinin Çamdibi mevkiinde bulunan Loç Vadisi'ne Kastamonu'dan minibüsle rahatça ulaşılabiliyor. Yüksek oksijen seviyesinin hakim olduğu bu bölge, yılın yorgunluğunu atmak için mükemmel bir kaçış noktası sunuyor.
Çatak Kanyonu
Kastamonu'nun en etkileyici doğal zenginliklerinden biri olan Çatak Kanyonu, Azdavay ilçesinin Kayabaşı mevkiinde yer alıyor. Dünyanın en büyük dördüncü kanyonu olarak bilinen bu benzersiz doğa harikası, keşif tutkunları için eşsiz bir deneyim sunuyor.
Çatak Kanyonu, doğa yürüyüşleri, kampçılık, kaya tırmanışı ve dağcılık gibi çeşitli açık hava etkinlikleriyle ziyaretçilerini ağırlıyor. Ayrıca, fotoğrafçılar için de adeta bir cennet olan kanyon, her köşesinde bir başka manzara sunuyor.
Çatak Köprüsü’nden başlayan ve onlarca ağaç arasında ilerleyen yürüyüş parkurları, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için ideal bir rota oluşturuyor. Ziyaretçilere, kanyonun muazzam güzelliklerini yükseklerden gözlemleme imkanı tanıyan cam seyir terası ise bir başka cazibe merkezi.
Kastamonu Saat Kulesi
Kastamonu'nun merkezinde, dikkatleri üzerine çeken tarihi yapılarından biri olan Kastamonu Saat Kulesi, 16 metre yüksekliği ve estetik kesme taş işçiliğiyle şehrin simgelerinden biridir. 1885 yılında inşa edilen bu zarif kule, Saray Üstü Tepesi'ne konumlanarak şehri kuşbakışı görme fırsatı sunuyor.
Saat Kulesi'nin çevresindeki kır bahçesi, dinlenmek ve doğayla iç içe bir çay molası vermek için mükemmel bir nokta. Bu keyifli anın tadını çıkarırken, Kastamonu'nun etkileyici manzaraları eşliğinde harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Özellikle gece saatlerinde aydınlatılan kule, şehri büyüleyici bir ışıkla sarar ve görsel açıdan kaçırılmaması gereken bir deneyim sunar.
İstiklal Yolu
Kastamonu ile Çankırı illerinden başlayarak Ankara'ya kadar uzanan İstiklal Yolu, ülkemizin en önemli yürüyüş parkurlarından biridir ve aynı zamanda Türkiye'nin en uzun üç yürüyüş yolundan biri olarak dikkat çekmektedir.
2008 yılında tarihi önemi ve doğal güzellikleriyle birlikte milli park ilan edilerek korunmaya alınan bu yol, Kurtuluş Savaşı sırasında İnebolu İskelesi'ne ulaşan cephanelerin Anadolu halkı tarafından kağnılarla Ankara'ya taşındığı efsanevi güzergahtır.
345 kilometreyi aşan uzunluğu ile doğa tutkunları ve tarih meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen bu parkur, rehberli yürüyüşlerle belirli bölümlerini keşfetme imkanı sunar. İstiklal Yolu, ziyaretçilerine büyüleyici manzaralar, dereler, şelaleler ve tarihin izlerini taşıyan bir yolculuk vaat eder.
Nasrullah Camii
Kastamonu merkezinde kolayca ulaşılabilen ve mutlaka görülmesi gereken tarihi yapılar arasında yer alan Nasrullah Camii, 1506 yılında II. Bayezid döneminin Kastamonu kadısı Nasrullah tarafından inşa edilmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde şehrin ilk anıtsal yapısı olarak önemli bir yere sahip olan cami, kesme ve moloz taşlarla yapılan dış mimarisi ve etkileyici iç mekan süslemeleriyle dikkat çekmeyi başarıyor.
İç mekanındaki zarif hat sanatları ve ihtişamlı mimarisi, Nasrullah Camii'yi ziyaretçilerine büyüleyici bir atmosfer sunuyor. Ayrıca, Kurtuluş Savaşı sırasında Mehmet Akif Ersoy'un vaaz verdiği ve İstiklal Marşı'nın ilk kez okunduğu bu camii, tarihi açısından büyük bir anlam taşıyor.
Şadırvanı, su havuzları, geniş avlusu ve altı kubbesiyle Nasrullah Camii, yalnızca mimari güzelliğiyle değil, aynı zamanda taşımış olduğu tarihi değerlerle de Kastamonu'nun önemli simgelerinden biridir.
İnebolu Evleri
Kastamonu'nun en popüler ilçelerinden biri olan İnebolu, her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Özellikle 2 veya 3 katlı olarak inşa edilen, aşı boyalı tarihi evleriyle ünlü olan bu ilçede, Türkiye'nin dört bir yanından gelen fotoğraf tutkunları yıl boyunca fotoğraf turları düzenliyor.
İnebolu'nun yüksek yamaçlarına inşa edilen bu evler, mavi, beyaz ve kırmızı renklerle boyanmış ahşap ve taş yapılarıyla göz alıcı bir estetik sunuyor. Bugün bazı tarihi evler, müze veya otel olarak kullanılmakta, ziyaretçilere otantik dekorasyonlu iç mekanları keşfetme imkanı sunuyor.
Ginolu Kalesi
Kastamonu'nun gizli hazinelerinden biri olan Ginolu Kalesi, Karadeniz'in en güzel koylarından biri olan Ginolu Koyu’na hakim yüksek bir tepede yer alıyor. M.Ö. 5. yüzyılda Venedik ve Cenevizler tarafından inşa edildiği tahmin edilen kale, bölgedeki en etkileyici tarihi yapılar arasında bulunuyor.
Karadeniz'e bakan eşsiz manzarasıyla doğa yürüyüşleri için popüler bir durak haline gelen bu kale, aslına uygun şekilde restore edilerek ziyaretçilere açıldı. Kaleden çam ormanlarının ve masmavi Karadeniz’in panoramik fotoğraflarını çektikten sonra, Ginolu Koyu'na inerek denizin keyfini çıkarabilir ve bu eşsiz doğa parçasını daha yakından keşfedebilirsiniz.
Ginolu Koyu
Kastamonu'nun 170 kilometreyi bulan etkileyici sahil şeridinin en gözde noktalarından biri olan Ginolu Koyu, Çatalzeytin ilçesinde yer alıyor ve şehir merkezine yaklaşık 103 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
Karadeniz’in eşsiz panoramasına hakim bir noktada, Çatalzeytin Kalesi'nin muazzam manzaralarıyla çevrili olan bu küçük koy, hem sakinliği hem de doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.
Arka planda yer alan çam ormanları ve tertemiz turkuaz deniziyle, Ginolu Koyu, Kastamonu’nun en popüler tatil yerlerinden biri haline gelmiş durumda. Yalnızca 250 metre uzunluğunda olan sahili, etrafındaki sarp kayalarla doğal bir liman oluşturuyor.
Bu bölge, tarih boyunca teknelere güvenli bir barınak sağlamış. Sığ ve kumlu denizi, özellikle yüzme bilmeyen acemi yüzücüler ve çocuklu aileler için oldukça uygun bir yüzme deneyimi sunmayı başarmaktadır.
Gün boyunca denizin keyfini sürdükten sonra, koya birkaç dakikalık yürüme mesafesinde bulunan Çatalzeytin Kalesi ve Ginolu Kalesi'ni ziyaret ederek, bölgenin panoramik manzaralarını keşfetmeyi unutmayın.
Nasrullah Köprüsü
Kastamonu merkezinde, şehrin önemli tarihi yapılarından biri olan Nasrullah Köprüsü, Kırkçeşme Caddesi üzerinde yer almaktadır. 16. yüzyılın mimari tarzıyla, II. Beyazıt dönemi eseri olarak inşa edilen köprü, özellikle eğik yapısıyla dikkat çeker.
Halk arasında "Kambur Köprü" olarak da bilinen, 40 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğindeki bu köprü, iki büyük kemeriyle estetik bir görünüme sahiptir; bunlardan biri 12 metre, diğeri ise 8,5 metre uzunluktadır.
Nasrullah Bey tarafından yaptırılan bu tarihi köprü, Karakoçan Çayı üzerinde yer alırken, aynı zamanda çevresindeki manzarasıyla da ziyaretçilerine görsel bir şölen sunmaktadır. Kastamonu'yu keşfederken, kolayca ulaşabileceğiniz ve şehre özgü simgesel bir yapı olan Nasrullah Köprüsü, tarihi dokusu ve eşsiz görüntüsüyle önemli bir durak noktasıdır.
Boyranaltı Plajı
Kastamonu'nun popüler turistik ilçesi İnebolu'da yer alan Boyranaltı Plajı, sahil yolu boyunca uzanarak ilçeye gelen yerli ve yabancı turistlerin ilk tercih ettiği mekanlardan biri. İnce kumlarla kaplı geniş plajı, kayalar üzerine inşa edilmiş ve her iki tarafını saran etkileyici iskelesiyle göz alıcı bir manzara sunuyor.
İlçe merkezine oldukça yakın bir konumda bulunması sayesinde plaja yürüyerek rahatlıkla ulaşılabiliyor. Çevresinde butik oteller, restoranlar, kafeler ve çeşitli turistik tesisler ziyaretçilerine hizmet veriyor.
Boyranaltı Plajı'nın denizi hızlı bir şekilde derinleştiği için özellikle acemi yüzücüler ve çocukların dikkatli olmaları gerekiyor. Akşam saatlerinde iskelede yürüyüş yapabilir, romantik bir gün batımı manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.
İsmail Bey Külliyesi
Kastamonu şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alan İsmail Bey Külliyesi, şehre hakim Şahinşah Kayası üzerinde, M.Ö. 7. yüzyıla tarihlenen kaya mezarlarının hemen yanında inşa edilmiş etkileyici bir yapıdır.
Candaroğulları Beyliği'nin son hükümdarı İsmail Bey tarafından yaptırılan külliye, adını da bu önemli şahsiyetten alır. Camisi, türbesi, medresesi, hamamı, hanı ve kütüphanesi ile dönemin en zarif mimari örneklerinden biri olarak öne çıkar.
Külliye, Kastamonu şehir merkezinden yürüyerek veya toplu taşıma ile rahatça ulaşılabilecek bir mesafededir ve şehri kuşbakışı izleyebileceğiniz muazzam bir manzaraya sahiptir. Ziyaretçilerine sadece tarihi bir yolculuk değil, aynı zamanda huzur dolu bir atmosfer sunar.
Ayrıca, külliye içinde bulunan el sanatları merkezi, geleneksel el sanatlarına ilgi duyanların uğrayabileceği bir başka cazibe noktasıdır. Tarih ve kültür tutkunlarının mutlaka görmesi gereken bu özel yapıda, geçmişle günümüz arasında keyifli bir köprü kurabilirsiniz.
Mahmutbey Camii
Kastamonu'nun en güzel köylerinden biri olan Kasaba Köyü, kültürel gezilerin vazgeçilmez rotalarından biridir. Burada yer alan Mahmutbey Camii, 1366 yılında Candaroğulları Beyliği döneminde inşa edilmiştir ve Anadolu'nun en eski ve en etkileyici camilerinden biridir.
Özellikle ahşap işçiliğiyle dikkat çeken cami, hiçbir çivi ya da metal malzeme kullanılmadan tamamen ahşaptan inşa edilmiştir. Bu özelliğiyle Türkiye'nin en güzel ahşap camilerinden biri olarak öne çıkar.
İç mekanındaki zarif el sanatı süslemeler ise ünlü Ankaralı nakkaş Mahmut oğlu Abdullah tarafından titizlikle tasarlanmıştır. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde bulunan Mahmutbey Camii, sadece dini bir yapı olmanın ötesinde, etkileyici mimarisi ve sanatla harmanlanmış iç mekanlarıyla adeta bir sanat eseri niteliğindedir.
Suğla Yaylası
Kastamonu, Karadeniz Bölgesi'nin en güzel yaylalarına ev sahipliği yapan bir şehir olarak doğa severlerin ilgi odağıdır. Şehir merkezine 76 kilometre uzaklıkta yer alan Suğla Yaylası, bu yaylaların en popüler olanlarından biridir.
Azdavay ilçesinin sınırlarında bulunan bu yayla, doğa turizmi projeleri kapsamında önemli bir dönüşüm yaşamıştır. Suğla Yaylası, 200 yatak kapasiteli kır evleri, 250 kişilik kır lokantası, 200 kişilik konferans salonu, spor alanları, karavan parkları ve yürüyüş yolları gibi pek çok olanak sunuyor.
Ziyaretçilerine yalnızca doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda yöresel lezzetleriyle de unutulmaz bir deneyim vaat eden Suğla Yaylası, Kastamonu’nun saklı tatlarını keşfetme imkanı da sağlıyor.
Burada, tertemiz hava eşliğinde yılın tüm yorgunluğunu atabilir, açık hava etkinlik alanlarında düzenlenen eğlenceli organizasyonlarla keyifli zamanlar geçirebilirsiniz. Doğanın içinde huzurlu bir tatil arayanlar için Suğla Yaylası, mükemmel bir kaçış noktasıdır.
Liva Paşa Konağı Etnografya Müzesi
Kastamonu’nun en etkileyici konaklarından biri olan Liva Paşa Konağı, 1870 yılında inşa edilmiştir ve bugün içerisinde bulunan Etnografya Müzesi ile şehre kültürel bir derinlik katmaktadır. Dikkat çekici balmumu heykelleri ile müze, Kastamonu'nun geleneksel yapısını ve zengin kültürünü keşfetmek isteyen ziyaretçiler için önemli bir durak.
Müzede, ahşap el oymalarından geleneksel koşum takımlarına, bakır işçiliği ve kundura ürünlerine kadar pek çok farklı bölüm yer alıyor. Ayrıca, el sanatları ustalarının yapmış olduğu balmumu heykelleri, sergileri daha da ilgi çekici hale getiriyor.
Kastamonu'ya Hangi Mevsimde Gidilir?
Kastamonu, Karadeniz ikliminin etkisi altındadır, ancak iç bölgelerde kış aylarında karasal iklim koşulları da görülür. Şehirde yıllık ortalama sıcaklık 10,3°C civarındadır. En soğuk günler, ocak ayında yaşanır ve sıcaklıklar sıfırın altına inebilir. Temmuz ise şehrin en sıcak ayıdır ve sıcaklık 27-28°C'ye kadar çıkabilir. Kastamonu’nun en yağışlı dönemi ise mayıs ayında görülür.
Kastamonu'yu ziyaret etmek için zamanlamanız, ne tür bir tatil yapmak istediğinize bağlı olarak değişir. Kış sporları yapmayı planlıyorsanız ya da kar tatili yapmak isterseniz, ocak ve şubat ayları en uygun zamanlardır. Ilgaz Dağları, kış turizmi açısından popüler bir destinasyondur.
Eğer tarihi mekanları gezmek ve farklı medeniyetlerin izlerini görmek isterseniz, ılıman ve sıcak havalarda Kastamonu’yu ziyaret etmek keyifli olacaktır. İlkbahar ve yaz ayları, şehirde tarihi keşifler yapmak için uygundur.
Ayrıca doğa tatili yapmak istiyorsanız, özellikle ilkbahar ve sonbaharda şehri ziyaret ederek, yeşilin her tonunu görebilirsiniz. Yaz aylarında deniz tatili yapmak isteyenler için ise haziran, temmuz ve ağustos ayları, sıcaklıkların yüksek olduğu ve yaz turizminin canlı olduğu dönemlerdir.
Kastamonu’da Ne Yemek Yenir?
Kastamonu’nun ünlü yemekleri, bölgeye yapacağınız gezilerde damak zevkinizi şımartacak eşsiz lezzetler sunuyor. Kastamonu mutfağı, sebze ve et yemeklerinin dengeli bir şekilde harmanlandığı bir yapıya sahiptir. Bu yönüyle, çeşitli beslenme tercihlerine sahip ziyaretçiler için de oldukça uygun seçenekler barındırır. İşte Kastamonu geziniz sırasında yemeniz gerekenler:
- Banduma
- Patates Paçası
- Kuyu Kebabı
- Simit Tiridi
- Kastamonu Pastırması
- Ekşili Pilav
- Etli Ekmek
- Mıklama
- Siyez Bulgur Pilavı
- İnebolu Simidi
Kastamonu'da Denize Girilir mi?
Kastamonu, tarihi ve kültürel mirasıyla olduğu kadar doğal güzellikleriyle de tanınan bir ildir. Karadeniz’in eşsiz sahillerine sahip bu bölge, sakin plajları ve berrak deniziyle deniz tatili arayanlara ideal bir kaçamak sunar.
Eğer doğanın huzur içinde sunacağı bir deneyim ve serin sularda yüzme imkanı arıyorsanız, Kastamonu’nun denize girilebilecek noktalarını keşfetmek tam size göre. İşte Kastamonu’da denize girilebilecek en iyi plajlar:
- İnkum Plajı
- Cide Plajı
- Kurucaşile Plajı
- Küçük Liman Plajı
- Büyük Liman Plajı
Kastamonu’dan Hediyelik Eşya Ne Alınır?
Kastamonu, kendine özgü kültürü ve el sanatlarıyla ünlü bir şehir olup, burada üretilen pek çok hediyelik eşya, şehri simgeleyen özel ürünler arasında yer almaktadır. Bu hediyelikler, ziyaretçilere şehir hakkında unutulmaz bir hatıra bırakmak için tercih edilen ürünler arasında öne çıkar.
Bunların başında, şehre özgü buzdolabı magnetleri, Tosya pirinci, Taşköprü sarımsağı, sarı yazmalar, sini bezleri ve ala eriği gelmektedir. Kastamonu'nun en meşhur hediyeliklerinden olan Tosya pirinci, bölgenin verimli topraklarında yetişen kaliteli bir üründür. Taşköprü sarımsağı ise, kendine has aromasıyla bilinir ve mutfaklarda farklı lezzetler yaratmak için kullanılır.
Bunun dışında sarı yazmalar, geleneksel Türk el sanatlarının izlerini taşırken, sini bezleri de şehrin kültürüne özgü bir dokunuş sergiler. Ala eriği, Kastamonu'ya özgü nadir bir meyve olup, hem lezzetiyle hem de sağlık faydalarıyla dikkat çeker.
Ayrıca, Kastamonu'da özellikle kadınlar tarafından üretilen el yapımı ürünler, şehre özgü bir zarafeti ve ince işçiliği yansıtarak, hediyelik eşya olarak oldukça tercih edilmektedir. Bu el sanatları, şehrin kültürünü ve geleneklerini yaşatan nadide parçalar olarak her yıl pek çok turist tarafından satın alınmaktadır.
Kastamonu’ndan sonra Diyarbakır’a gitmeyi düşünürseniz eğer “Diyarbakır Gezilecek Yerler” isimli içeriğimize göz atın