Gaziantep Gezilecek Yerler
Gaziantep gezilecek yerler, hem tarihi hem de kültürel zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir hazine sunuyor. Şehir, mutfağıyla ünlü olmasının yanı sıra, çeşitli antik kalıntılar, etkileyici müzeler ve geleneksel çarşılarla da dikkat çekiyor.
Gaziantep'in dar sokaklarında gezinirken, Osmanlı izlerini, Roma kalıntılarını ve bölgenin geleneksel el sanatlarını keşfetmek mümkün. Gezmeye başladığınızda, her adımda farklı bir kültürel zenginlik sizi bekliyor.
Gaziantep seyahatiniz sırasında Instagram hesabınız üzerinden paylaştığınız fotoğraflara Instagram beğeni satın al sayfamızdan beğeni alabilirsiniz! Gaziantep seyahatinizden sonra gidecek bir yer arıyorsanız eğer “Mersin Gezilecek Yerler” içeriğimize hemen göz atın!
Gaziantep Gezilecek Yerler Listesi
Gaziantep'te yapacağınız seyahati planlarken, gezilecek mekanları belirlemek oldukça önemli. Eğer hangi yerlere gideceğiniz konusunda kararsızsanız, sizin için hazırladığımız önerilere göz atabilirsiniz. İşte Gaziantep’te gezilecek yerler:
Zeugma Mozaik Müzesi
Zeugma Mozaik Müzesi, dünya çapında ün kazanmış bir kültürel hazinedir ve özellikle dünyanın ikinci en büyük mozaik müzesi olarak dikkat çekmektedir. 2011 yılında ziyarete açılan bu muazzam müze, her yıl sayısız turistin ilgisini çekmekte ve tarih, kültür ile arkeoloji tutkunları için önemli bir ziyaret noktası olmaktadır.
Müze, ziyaretçilerine Geç Antik, Süryani ve Hıristiyan Dönemi'ne ait dini motiflerle süslenmiş binlerce mozaik eseri keşfetme fırsatı sunuyor. Ayrıca, Zeugma Antik Kenti'nden çıkarılan Roma Dönemi'ne ait 2.500 metrekarelik mozaikler ve birçok farklı koleksiyon, müzenin içinde yer almaktadır. Bunlar arasında sütunlar, heykeller ve çeşmeler gibi önemli eserler de bulunmaktadır.
Zeugma Mozaik Müzesi, şehrin kalbinde, Mithat Paşa Mahallesi, Hacı Sami Konukoğlu Bulvarı üzerinde konumlanmaktadır. Ziyaretçiler, müzeye merkeze yürüme mesafesinden, toplu taşıma araçlarıyla ya da kendi araçlarıyla kolayca ulaşabilirler.
Gaziantep Oyun ve Oyuncak Müzesi
Gaziantep Oyun ve Oyuncak Müzesi, hem çocukların hem de nostalji severlerin ilgisini çeken özel bir mekan olarak dikkat çekiyor. Türkiye'nin dördüncü oyuncak müzesi olan bu mekan, yüzlerce yıllık bir konağın restore edilmesiyle ziyaretçilerine kapılarını açtı.
Sunay Akın'ın danışmanlığında hazırlanan koleksiyon, 1700'lü yıllardan 1900'lü yılların sonlarına kadar uzanan, 600'den fazla oyuncağı barındırıyor. Müze, 9 farklı tema galerisi ve iki katlı mağara odalarıyla da keşfetmeye değer bir yer.
Burada sadece tarihi ve ilginç oyuncakları görmekle kalmaz, aynı zamanda eski zamanların unutulmaya yüz tutmuş çocuk oyunlarını da tekrar hatırlayabilirsiniz. Ayrıca, müzenin mağazasında benzersiz oyuncaklar bulabilir ve nostaljik bir hatıra satın alabilirsiniz.
Rumkale
Rumkale, Fırat Nehri ile Merzimen Çayı'nın birleşim noktasında yer alıyor. Doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla dikkat çeken Rumkale, etkileyici manzarası sayesinde ziyaretçilerini adeta büyülüyor.
Tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan bu kale, özellikle Roma dönemi ve Orta Çağ mimarisiyle dikkat çekiyor. Sarp kayalar üzerinde konumlanan Rumkale, hem tarihi hem de doğal yönleriyle büyüleyici bir keşif alanı sunuyor.
Fotoğraf tutkunlarının gözde mekanlarından biri olan Rumkale, kalenin iç kısımlarında yer alan su sarnıçları, Aziz Nerses Kilisesi ve Barşavma Manastırı gibi önemli yapılarıyla da ilgi görüyor. Yontma Taş Devrine kadar uzandığı düşünülen bu tarihi alan, çevresindeki mağaralar ve yerleşim yerleriyle zengin bir geçmişe sahip.
Halfeti'de bulunan Rumkale'ye, hem otobüsle hem de özel araçla ulaşmak mümkün. Rehberli turlar sayesinde, bu tarihi bölgenin derinliklerine inerek, geçmişin izlerini daha yakından keşfetme fırsatı bulabilirsiniz.
Gaziantep Arkeoloji Müzesi
Gaziantep Arkeoloji Müzesi, şehrin binlerce yıllık tarihi mirasını ve eşsiz kültürel hazinelerini sergileyen önemli bir yapıdır. 1944 yılında halkevinde ziyaretçilerine kapılarını açan müze, 1969 yılında kendi modern binasına taşınarak daha geniş bir alanda eserlerini sergilemeye başlamıştır.
Zeugma Antik Kenti gibi Gaziantep çevresindeki önemli arkeolojik alanlardan elde edilen 1700'den fazla tarihi eser, bu müzede görülebilir. Müze, yerli ve yabancı turistlerin Gaziantep'in zengin tarihini ve kültürünü keşfetmek için en çok tercih ettikleri mekanlardan biridir.
Ziyaretçiler, Jeolojik Dönem fosillerinden ünlü Maraş Fili iskeletine, Neolitik Dönem taş heykellerinden bakır, Eski Tunç ve Demir Dönemi eserlerine kadar birçok farklı döneme ait eserleri inceleyebilirler.
Ayrıca, Geç Hitit, Pers, Kommagene, Hellenistik, Roma ve Cumhuriyet Dönemi gibi tarihsel dönemlere ait eserlerle, geçmişten günümüze unutulmaz bir yolculuğa çıkmak mümkündür. Gaziantep Arkeoloji Müzesi, tarihi keşfetmek isteyen herkes için adeta bir zaman tüneli sunmaktadır.
Şahinbey Milli Mücadele Müzesi
Gaziantep’in en etkileyici kültürel mekanlarından biri olan Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, Kurtuluş Savaşı dönemindeki mücadeleyi gözler önüne seriyor. Tarihi bir konak içinde yer alan müze, 12 odasıyla dönemin izlerini taşırken, altındaki mağaralar da ziyaretçilere sunulmuş.
Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, projeksiyon gösterileri ve ses efektleri gibi modern özellikleriyle dikkat çekiyor, bu sayede ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Şahinbey ilçesinin Suya Batmaz Mahallesi’nde bulunan müze, Gaziantep şehir merkezinden toplu taşıma ile kolayca ulaşılabilir.
Zeugma Antik Kenti
Gaziantep'in Nizip ilçesine bağlı ve şehrin merkezine sadece 10 kilometre uzaklıkta yer alan Zeugma Antik Kenti, tarih ve kültür meraklılarının ilgisini çeken önemli bir arkeolojik alan olarak dikkat çekiyor.
Yüksek bir tepeye inşa edilen bu antik kent, M.Ö. 300 civarında Büyük İskender'in generallerinden birinin kurduğu bir yerleşim olarak tarih sahnesine çıkmıştır. M.Ö. 31 yılında Roma İmparatorluğu'na bağlanarak, Roma döneminde altın çağını yaşamış ve büyüklüğüyle dönemin en önemli kentlerinden biri olmuştur.
Zeugma, özellikle büyüleyici mozaikleriyle ün kazanmış bir antik kent olarak öne çıkıyor. Yüzyıllar boyunca yerinde sağlam kalan bu mozaikler, yapılan kazılar sonucu ortaya çıkarılmış ve günümüzde Zeugma Mozaik Müzesi ile diğer müzelerde sergilenmektedir.
Bu eserler, Roma İmparatorluğu'nun zarif sanat anlayışını ve günlük yaşamını gözler önüne seriyor. Zeugma, rehberli turlar sayesinde ziyaretçilerine bu tarihi mirası keşfetme fırsatı sunuyor. Binlerce yıl öncesinin sanatını yakından görmek isteyenler için Zeugma, Gaziantep'in kültürel yolculuğunun vazgeçilmez bir durağıdır.
Bakırcılar Çarşısı
Gaziantep'in tarihi dokusunu derinlemesine keşfetmek isteyenler için Bakırcılar Çarşısı eşsiz bir ziyaret noktası sunuyor. Şehir merkezinin kalbinde, Saray Caddesi üzerinde konumlanan bu tarihi çarşı, 500 yılı aşkın süredir ziyaretçilerine alışveriş yapma fırsatı tanıyor.
Bakırcılar Çarşısı, Gaziantep'in ticaretinin önemli merkezlerinden biri olarak, geçmişten günümüze geleneksel el işçiliğiyle üretilen bakır ürünleriyle ünlüdür. Çarşıda yer alan dükkanlarda, bakırdan yapılmış el yapımı ürünler, yöresel lezzetler, organik gıda seçenekleri ve kurutulmuş gıdalar gibi pek çok farklı ürün bulmak mümkün.
Sevdiklerinize veya kendinize özel, anlamlı hediyelik eşyalar almak isterseniz, burası tam size göre. Bakırcılar Çarşısı, ahşap işlemeleriyle öne çıkan tek katlı dükkanları ve otantik havasıyla ziyaretçilerine benzersiz bir alışveriş deneyimi sunuyor.
Merkezi bir konumda yer alması, çarşıya ulaşımın oldukça kolay olmasını sağlıyor. Çarşıdaki dükkanların açılış ve kapanış saatleri ise genellikle dükkan sahiplerine göre değişiklik gösterebiliyor.
Gaziantep Masal Parkı
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından 2008 yılında açılışı yapılan Masal Parkı, ziyaretçilere masal dünyasına adım atma fırsatı sunan büyüleyici bir mekan. Şehirdeki bu geniş yeşil alan, iki ana bölümden oluşuyor ve hem çocuklar hem de yetişkinler için çeşitli olanaklar sunuyor.
Parkın ilk bölümünde, Türkiye ve dünyadan Nasrettin Hoca, Yedi Cüceler, Shrek ve Şirinler gibi popüler masal karakterlerinin heykelleri yer alıyor. Bu heykeller, ziyaretçilere masal kahramanlarının dünyasında bir yolculuğa çıkma hissi veriyor.
Masal Parkı’nın ikinci bölümü ise daha da etkileyici. Burada, masalsı şatolar, süs havuzları ve su kanalları ile birlikte devasa çocuk oyun alanları bulunuyor. Bu bölüm, küçük yaşlardaki ziyaretçilerin hayal gücünü harekete geçirecek pek çok detaya sahip.
Çocuklu aileler için mutlaka görülmesi gereken bir yer olan Masal Parkı, aynı zamanda yetişkinlere de hitap ediyor. Parkta yer alan palmiye, çam ve sedir ağaçları ile bezeli mesire alanları, yürüyüş yolları ve botanik bahçeleri, doğayla iç içe vakit geçirme ve spor yapma imkanı sunuyor.
Zincirli Bedesten
Gaziantep’in tarihi mirasını günümüzde de yaşatan Zincirli Bedesten, 18. yüzyılda inşa edilmiş ve o zamandan beri ticaretin kalbi olmaya devam eden bir yapı olarak öne çıkıyor. Şahinbey ilçesinde konumlanan bu bedestene, minibüs veya özel araçla kolayca ulaşabilirsiniz.
Şehirde ayakta kalmayı başarmış iki bedestenden biri olan Zincirli Bedesten, taş mimarisi ve otantik atmosferiyle ziyaretçilerini büyülüyor. Burada, geleneksel el sanatları ürünlerinden yerel baharatlara, bakır ve gümüş takılardan yöresel lezzetlere kadar geniş bir yelpazede alışveriş yapma imkânı bulabilirsiniz.
Zincirli Bedesten’deki yetmişten fazla dükkânda hem hediyelik eşyalar hem de günlük kullanım için özel parçalar bulmak mümkün. Aynı zamanda bedestenin içinde yer alan çay evlerinde yorgunluğunuzu atabilir, tarihi dokuyu seyrederek dinlenebilirsiniz.
Erikçe Kent Ormanı
Gaziantep’in gizli bahçesi olarak nitelendirilen Erikçe Kent Ormanı, 2010 yılında 300.000 metrekarelik bir alanda açılarak şehre önemli bir yeşil alan kazandırmıştır. Şehir merkezinden toplu taşıma ile kolayca ulaşılabilen bu doğal cennet, hem dinlenmek hem de doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için mükemmel bir mekan.
Erikçe Kent Ormanı, ziyaretçilerine geniş bir macera parkı, çocuk oyun alanları, engelli tuvaletleri, mescitler ve büfeler gibi pek çok olanak sunuyor. Ayrıca, çam ormanları içinde yer alan çardaklar, yürüyüş ve bisiklet yolları, kır bahçeleri ile doğayla bütünleşen huzurlu bir atmosfer sunuyor.
Gaziantep Kalesi
Gaziantep Kalesi, Gaziantep'in simgesi haline gelmiş, aynı zamanda Türkiye’nin önemli tarihi yapılarından biridir. Yüksek bir tepenin zirvesine kurulmuş olan bu kale, etkileyici konumu ve mimarisiyle görenleri büyüler.
Tarihi yaklaşık 6.000 yıl öncesine, Roma dönemine kadar uzanan kalenin, ilk olarak gözetleme amacıyla bir kule olarak yapıldığı tahmin edilmektedir. Dayanıklılığı sayesinde günümüze kadar varlığını sürdürebilmiş nadir kalelerden olan Gaziantep Kalesi, hem gündüz hem gece ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
İç bölümleri de gezilebilen kaleye, Gaziantep’in merkez ilçelerinden Şahinbey’de bulunan minibüs ya da özel araçla ulaşım sağlanabilir. Fotoğraf çekmek, tarihin izlerini keşfetmek ve Gaziantep’in derin geçmişine tanıklık etmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir.
Kavaklık Parkı
Gaziantep'in tarihi mesire alanlarından biri olan Kavaklık, yapılan yenileme çalışmalarıyla modern bir park olarak halkın hizmetine sunuldu. Kısa sürede şehrin en popüler parklarından biri haline gelen Kavaklık Parkı, özellikle spor yapmayı sevenler tarafından tercih edilebilir.
Koşu parkurları, bisiklet yolları ve çeşitli spor sahaları ile her yaştan insanın aktif bir şekilde vakit geçirebileceği bu park, sabah saatlerinde ve hafta sonlarında oldukça hareketli oluyor. Ayrıca, parkın içinde yer alan düzenli lale bahçeleri, sanat eserleriyle bezeli heykeller, çay bahçeleri ve dinlenme alanları, ziyaretçilere huzurlu bir ortam sunuyor.
Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi
Milli Mücadele döneminde halkının vatanseverliği ve fedakarlığı ile ön plana çıkan Gaziantep, tarih boyunca milletine olan bağlılığı ile adından söz ettirmiştir. Destansı mücadelenin izlerini yaşatan Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi, ziyaretçilerine o dönemin ruhunu yaşatmak amacıyla gerçekçi bir koleksiyon sunar.
Müze, Gaziantep halkının düşmana karşı gösterdiği kahramanlıkları resimler, heykeller ve maketlerle gözler önüne serer. Şahinbey ilçesinde yer alan bu müze, hem toplu taşıma hem de özel araçla kolayca ulaşılabilen bir noktada bulunuyor.
Milli Mücadele dönemine tanıklık etmek isteyen herkesin mutlaka görmesi gereken Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoroması Müzesi, Gaziantep halkının direnişini ve kahramanlık destanını geleceğe taşıyor.
Millet Hanı
Millet Hanı, 1571-1572 yılları arasında Sadrazam Lala Mustafa Paşa tarafından inşa ettirilmiş olup, klasik Osmanlı kervansaray mimarisinin nadide örneklerinden birini oluşturuyor. Millet Hanı, Gaziantep gezisi sırasında mutlaka görmeniz gereken bir yer.
İki katlı ve tek avlulu olarak tasarlanan bu tarihi yapı, Bıçakçılar Çarşısı, Pazar Hamamı ve Kazaz Çarşısı ile çevrilidir. 1890 yılında restore edilerek mevcut haline kavuşmuş ve kayıtlarda Aziziye Hanı olarak anılmaya başlanmıştır.
Ancak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gaziantep ziyareti sırasında, “Burası benim değil, milletin hanı olsun” diyerek yapıyı halk arasında Atatürk Hanı olarak tanımlanmasına sebep olmuştur. Sonradan, bu anlamlı sözlerin etkisiyle han, Millet Hanı olarak anılmaya devam etmektedir.
Hanın içinde, Gaziantep’e özgü el sanatlarının sergilendiği dükkanlar yer alırken, avlusu da etkileyici heykeller ve yaşlı çınar ağaçlarıyla çevrilidir. Bu huzurlu ortamda, çayınızı yudumlarken tarih ve kültürün derinliklerinde keyifli bir molaya çıkabilirsiniz.
Tarihi Gümrük Hanı
Gaziantep'in tarihi yapıları arasında özel bir yere sahip olan Tarihi Gümrük Hanı, Hacı Ömer Efendi tarafından 1873-1878 yılları arasında inşa edilmiş olduğu düşünülmektedir. Tarihi Gümrük Hanı, Gaziantep’te kesinlikle gezilmesi gereken yerler arasında bulunuyor.
Başlangıçta yolcu hanı olarak inşa edilen bu yapı, zemin katında depo ve ahır alanları, üst katında ise yolcuların dinlenebileceği konaklama odalarını barındıracak şekilde tasarlanmıştır. Han, iki hatlı ve tek avlulu planıyla dikkat çeken geleneksel mimari özelliklere sahip olup, Gaziantep'in 18 önemli hanından biri olarak tanınmaktadır.
Tarihi Gümrük Hanı, yıllar boyunca hem dükkan hem de depo olarak hizmet vermeyi sürdürmüştür. Zaman içinde farklı restorasyon projeleriyle yenilenmiş ve bugün bir kültür merkezi olarak misafirlerini ağırlamaktadır.
Turistik ziyaretler kadar iş amaçlı gezilere de ev sahipliği yapan han, el sanatlarının üretildiği ve satıldığı bir merkez haline gelmiştir. Bu sayede “Yaşayan Müze” kimliğiyle kente katkı sağlayan han, Gaziantep Kültür Yolu’nun önemli duraklarından biri olarak şehir merkezine yürüme mesafesinde yer almaktadır.
Şehreküstü Konakları
Gaziantep'in tarihi zenginlikleri ile ünlü Şahinbey ilçesinde yer alan Şehreküstü Konakları, şehrin benzersiz taş mimarisiyle her mevsim ziyaretçilerine etkileyici manzaralar sunmayı başarmaktadır. Konaklar, ahşap ve taş işçilikleriyle göz kamaştırıyor.
1900'lü yılların şehir mimarisine ait 2 veya 3 katlı konakların sıralandığı bu bölge, fotoğrafçılık gezileri ve kültür-tarih turları için adeta bir cennet. 2012 yılında Şahinbey Belediyesi tarafından kamulaştırılıp restore edilen konaklar, 2013 yılından itibaren turistik ziyaretlere açıldı.
Hamam Müzesi
Gaziantep Hamam Müzesi, yalnızca Gaziantep’in değil, Türkiye genelinde de ilgi gören müzelerden biridir. Bu eşsiz müze, ziyaretçilerine Osmanlı dönemine ait hamam kültürünü ve mimarisini derinlemesine keşfetme imkanı sunar.
1577 yılında Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan büyük bir külliyenin hamam bölümü olarak tasarlanan yapı, geçmişte insanların sosyal bir buluşma noktası olan hamam kültürünü bugüne taşıyor.
Gaziantep’in köklü hamam geleneğini yansıtan müze, ziyaretçilerine hem tarihi dokuyu hem de şehrin kültürel mirasını keşfetme imkanı sağlıyor ve Gaziantep ile duygusal bir bağ kurmalarına yardımcı oluyor.
Kendirli Gazi Kültür Merkezi
Gaziantep'te görülmesi gereken tarihi yapılar arasında öne çıkan ve turistlerin ilgiyle ziyaret ettiği Kendirli Gazi Kültür Merkezi, 1860 yılında inşa edilen Kendirli Kilisesi'nden dönüştürülerek günümüzdeki halini almıştır.
3. Napolyon’un desteğiyle yapılan bu yapı, zaman içinde kilise olarak kullanılmasının ardından sinema ve öğretmenevi işlevi görmüştür. Bugün, taş işçiliği ve oymalı taş süslemeleriyle dikkat çeken bu tarihi mekan, mimarisiyle büyülemektedir.
Kültür merkezi olarak yeniden düzenlenen Kendirli Kilisesi, ziyaretçilere hem tarihi hem de kültürel bir deneyim sunuyor. Kilisede, Gaziantep halkının işgal yıllarında gösterdiği kahramanlıklar anlatan sergiler yer almakta. Ayrıca, Atatürk ve önemli komutanlara ait kişisel eşyalar da sergilenmekte.
Karkamış Antik Kenti
Karkamış Antik Kenti, Yakındoğu arkeolojisinin en önemli yerleşim alanlarından biri olarak tarih sahnesinde önemli bir yer tutuyor. Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu antik kent, yapılan kazılarla gün yüzüne çıkardığı sayısız eseriyle dikkat çekiyor.
Bu eserlerin büyük bir kısmı, Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nde sergilenerek ziyaretçilere sunuluyor. Karkamış ilçesine yakın konumda bulunan antik kente, şehir merkezinden toplu taşıma araçlarıyla rahatça ulaşılabiliyor. Özellikle arkeolojiye ilgi duyanlar için büyüleyici bir keşif alanı oluşturan Karkamış, her yıl birçok ziyaretçiyi ağırlıyor.
Alaüddevle Camii
Gaziantep’in en eski ve köklü yapılarından biri olan Alaüddevle Camii, 15. yüzyılın sonlarında Dulkadiroğlu Beyliği döneminde inşa edilmiştir. Şehrin en eski camileri arasında yer alan bu eser, tarihsel ve mimari açıdan büyük bir değer taşımaktadır.
Klasik Anadolu cami mimarisinden farklı olarak, Alaüddevle Camii, Hristiyan kiliselerinin etkisiyle şekillenen kemerli pencereleri, süslü sütunları ve işleme detaylarıyla dikkat çeker. Bu benzersiz mimari özellikler, camiyi sadece dini bir yapı olarak değil, aynı zamanda mimarlık severlerin ilgisini çeken önemli bir mekan haline getiriyor.
Yesemek Açık Hava Müzesi
Yesemek Açık Hava Müzesi, binlerce yıllık bir tarihe ve olağanüstü bir kültürel mirasa sahip, dünya çapında önemli bir açık hava heykel yapım atölyesidir. Hitit döneminden beri aktif olarak kullanılan bu eşsiz mekan, heykel yapım geleneğinin tarih boyunca nasıl şekillendiğini gözler önüne seriyor.
Kültür ve arkeoloji tutkunlarının büyük ilgi gösterdiği Yesemek, 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilmiştir, bu da onu sadece Türkiye değil, tüm dünya için önemli kılmaktadır.
Müzede Hitit ve Asur dönemlerinden kalma zengin bir koleksiyon sergilenmektedir. Dağ tanrılarının heykelleri, dönemin sembolik aslan başları ve çeşitli Hitit figürleri bu antik sanat atölyesinin geçmişini canlı tutuyor.
Şirvani Camii
Gaziantep Kalesi'nin güneybatısında yer alan ve şehrin tarihi dokusunun önemli bir parçası olan Şirvanlı Camii, 14. ile 15. yüzyıllarda inşa edilmiş ve dönemin Dulkadiroğulları ya da Memlük hakimiyetine ait izler taşımaktadır.
1681 yılında Seyit Mehmet Şirvani tarafından restore edilen cami, taş işçiliği ve ahşap oymacılığındaki zarif detaylarıyla dikkat çekiyor. Özellikle taç kapısı, kubbeli mihrabı ve etkileyici ahşap işçiliği, mimarisiyle büyüleyici bir atmosfer yaratıyor.
Emine Göğüş Mutfak Müzesi
Gaziantep’in kültürel zenginliklerinin sergilendiği önemli bir mekan olan Emine Göğüş Mutfak Müzesi, 1904 yılında inşa edilen tarihi bir taş konakta yer alıyor. Konağın 2008 yılında yapılan restorasyonunun ardından müze olarak kapılarını ziyaretçilere açması, şehre büyük bir katkı sağladı.
Müze, Gaziantep’in eşsiz yöresel mutfağını yaşatmayı ve tanıtmayı amaçlayan bir misyon üstleniyor. Yöresel yemeklerin ve gastronomi kültürünün derinlemesine tanıtıldığı müze, özellikle mutfak kültürüne ilgi duyan ziyaretçiler tarafından büyük ilgiyle ziyaret ediliyor.
Gaziantep Gezegenevi ve Bilim Merkezi
Gaziantep'te çocuklar ve gençler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken özel bir yer, Uzay Parkı içerisinde bulunan Gezegenevi ve Bilim Merkezi'dir. 2010 yılında, bilimi eğlenceli ve öğretici bir şekilde sunmak amacıyla açılan bu merkez, her yaş grubuna hitap etmektedir.
İçerisinde üç boyutlu projeksiyonlar, kimya, robotik kodlama, fizik ve biyoloji atölyeleri gibi çeşitli bölümler bulunur. Gezegenevi ve Bilim Merkezi, her yıl binlerce gence ücretsiz eğitimler sunar ve burada düzenlenen canlı astronomi ile teknoloji sunumları büyük ilgi görür.
3500 m² kapalı alan ve 1500 m² açık alanıyla yıl boyunca birçok etkinlik, atölye ve workshop düzenlenir. Özellikle çocuklu aileler için harika bir ziyaret noktası olan bu merkez, bilimle iç içe bir deneyim sunarak gençlerin ilgisini çeker ve onları eğlenceli bir şekilde bilgilendirir.
Almacı Pazarı
Gaziantep, Türkiye’nin zengin gastronomi şehirleri arasında özel bir yer tutarak, damak zevkine düşkün gezginlere eşsiz lezzetlerle dolu bir deneyim sunuyor. Hem tarihi hem de gastronomi seyahatlerinizde burayı ziyaret etmelisiniz.
Eğer seyahat amacınız yöresel tatları keşfetmekse, mutlaka Almacı Pazarı’na uğramalısınız. Tarihi taş mimarisi ve otantik atmosferiyle dikkat çeken bu pazar, Şahinbey ilçesindeki Şekeroğlu Mahallesi’nde konumlanıyor.
Günün her saati yoğun ilgi gören Almacı Pazarı, cevizden kurutulmuş meyve ve sebzelere, aromatik baharatlardan ev yapımı tarhana gibi Gaziantep’in geleneksel ürünlerine kadar pek çok lezzeti bir arada sunuyor.
Hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak noktası olan bu pazar, şehrin mutfak kültürünü yakından tanımak ve yeni tatlar denemek isteyenler için ideal bir durak. Şehir içi minibüslerle veya özel aracınızla kolayca ulaşabileceğiniz Almacı Pazarı, Gaziantep’te unutulmaz bir lezzet turuna çıkmanızı sağlıyor.
Ömer Ersoy Kültür Merkezi
Gaziantep'in tarihi zenginliğini yansıtan ve 1723 yılında inşa edilen Aziz Petrus Kilisesi'nin aslına sadık şekilde restore edilerek hizmete sunulan Ömer Ersoy Kültür Merkezi, şehrin kültürel yaşamının merkezlerinden biri haline gelmiştir.
Eğitimler, atölyeler ve çeşitli workshoplar gibi etkinliklerin yanı sıra yıl boyunca düzenlenen kültür ve sanat faaliyetleri ile de dikkat çeker. Şehrin dinamik atmosferine katkı sağlayan bu kültür merkezi, etkileyici mimarisiyle de öne çıkar.
Ömer Ersoy Kültür Merkezi, büyüleyici atmosferinde konserler, tiyatro oyunları ve sanat etkinlikleri gibi keyifli zaman geçirebileceğiniz etkinliklere ev sahipliği yaparken, gece saatlerinde aydınlatıldığında izleyenlere unutulmaz bir görsel şölen sunar.
Tarihi Antep Evleri
Tarihi Antep Evleri, Gaziantep’in geçmişine açılan bir kapı gibi ziyaretçilerini büyüleyen bir mimari dokuyla karşılıyor. Dış dünyadan soyutlanmış, yüksek duvarlarla çevrili ve içe dönük avlularıyla öne çıkan bu yapılar, geleneksel taş mimarinin sağlamlığını ve zarafetini gözler önüne seriyor.
İnşa edildikleri dönemden bugüne dek dayanıklılıkları sayesinde herhangi bir restorasyon gerektirmemiş olmaları, taş işçiliğinin ne denli ustalıkla yapıldığını gösteriyor. Bu durum onları daha etkileyici hale getiriyor.
Mimariye meraklı ziyaretçilerin ilgisini çeken Antep Evleri, bölgenin kültürel mirasını yaşatmaya devam eden eşsiz yapılardan biri olarak Gaziantep’te mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Şehir merkezine yürüme mesafesinde bulunması da bu tarihi yapıları erişilebilir kılarak ziyaretçilerine, Antep’in ünlü lezzetleri eşliğinde keyifli bir gezi imkanı sunuyor. Ayrıca, avlularındaki estetik atmosfer sayesinde fotoğraf çekimi için de ziyaret edilebilecek olan Antep Evleri, Gaziantep’in tarihine yolculuk yapmak isteyenleri bekliyor.
Kaleoğlu Mağarası
Gaziantep, zengin tarihi mirasıyla tanınan bir şehir olup, bu mirasın en önemli örneklerinden biri olan Kaleoğlu Mağarası, 500 yıllık köklü geçmişiyle bölgedeki en çok ilgi gören turistik noktalardan biri olmayı başarmıştır.
Ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunan mağara, özellikle yazın en sıcak günlerinde bile yalnızca 15 dereceye düşen sıcaklığıyla serin bir atmosfer sağlar. Bu doğal serinlik, mağaranın temiz havasıyla birleşerek, solunum yolu rahatsızlıkları yaşayanlar için bir şifa kaynağı olarak kabul edilmektedir.
Kaleoğlu Mağarası, yalnızca doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda içinde barındırdığı çeşitli koleksiyonlarla da dikkat çekmektedir. Gaziantep'e özgü el yapımı ürünler, halı ve kilimler ile antika mobilyalar, mağarayı adeta bir açık hava müzesine dönüştürmektedir.
Ziyaretçiler, bu eşsiz koleksiyonlar arasında dolaşırken, mağarayı gezerken dinlenme imkânı da bulabilir. İçerisinde yer alan kahve molası verebileceğiniz işletmeler, ziyaretçilerin keyifli bir vakit geçirmelerine olanak tanımaktadır.
Şahinbey ilçesinin Gümrük Caddesi üzerinde bulunan Kaleoğlu Mağarası, konum itibarıyla oldukça kolay erişilebilir bir noktada yer alır. Gaziantep'in merkezine yakın olan bu mağara, yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini çekmektedir.
Kemikli Bedesten
Gaziantep'in tarihi dokusunu yansıtan önemli yapılarından biri olan Kemikli Bedesten, şehrin en eski ticaret merkezlerinden birini oluşturuyor. 1865 yılında inşa edilen bu tarihi bedesten, günümüzde de canlı bir alışveriş alanı olarak hayatını sürdürüyor.
Şahinbey ilçesinin Şehitler Caddesi üzerinde yer alan Kemikli Bedesten, Zincirli Bedesten ile birlikte gezilebilecek etkileyici bir destinasyon olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Kesme taşlarla inşa edilmiş olan bedestenin dikdörtgen planlı mimarisi, tarihi atmosferini ve özgün yapısını gözler önüne seriyor.
İçerisinde 70'ten fazla el sanat atölyesi ve hediyelik eşya dükkanı bulunan Kemikli Bedesten, yerel el sanatlarını ve Gaziantep'in meşhur lezzetlerini bulabileceğiniz tam bir alışveriş merkezi olarak düşünebilirsiniz.
El yapımı bakır ürünlerinden yöresel takı ve giysilere, gümüş eşyalardan bölgenin ünlü tatlarına kadar geniş bir ürün yelpazesi sunan bu tarihi mekan, hem alışveriş yapmak hem de şehrin kültürel zenginliğini keşfetmek isteyenler tarafından tercih edilebilir.
Gorgo Medusa Cam Eserler Müzesi
Türkiye'nin ilk özel cam sanat eserleri müzesi olma unvanına sahip Gorgo Medusa Cam Eserler Müzesi, tarihi bir Antep evinde kapılarını sanatseverlere açmıştır. Müzede, altı farklı odadan oluşan özel bir sergi düzeni bulunmaktadır.
Beş odası sergi salonu olarak kullanılan müzede, diğer odada ise orijinal eserlerin kopyalarının yapıldığı ve ziyaretçilere sunulduğu bir alan yer alıyor. Zengin bir koleksiyona sahip olan Gorgo Medusa Cam Eserler Müzesi, yaklaşık 4 bin eseri barındırmaktadır.
Müze koleksiyonu, Eski Tunç Çağı'ndan kalma bronz figürler, İslami döneme ait altın sikkeler, Roma dönemine ait bronz eserler ve Fenike dönemine ait renkli cam amforalar gibi önemli parçaları içermektedir.
Ömeriye Camii
Gaziantep’in en köklü ibadet yerlerinden biri olan Ömeriye Camii, 1210 yılında inşa edilmiştir ve adını Hz. Ömer'den aldığına inanılmaktadır. Yüzyıllar boyu varlığını sürdüren bu tarihi cami, hem mimarisi hem de kültürel değeri açısından büyük bir öneme sahiptir.
Camii, etkileyici taş kapısı, mihrabını süsleyen kara taşlar ve özenle işlenmiş oyma taş ve ahşap detaylarıyla dikkat çekmektedir. Gaziantep’in en göz alıcı tarihi yapılarından biri olarak, bu cami aynı zamanda şehre derin bir tarihsel miras sunmaktadır.
Restorasyon çalışmaları ile aslına uygun bir şekilde yeniden hayat bulan cami, günümüzde hala ibadet için aktif olarak kullanılmaktadır. Ömeriye Camii, halk arasında ilginç bir efsaneye de konu olmuştur.
Rivayete göre caminin tabanı her yıl biraz daha toprağa gömülmektedir ve yapı tamamen toprağa gömüldüğünde kıyametin kopacağına inanılır. Bu inanç, caminin tarihsel derinliğini ve halk arasındaki manevi değerini daha da pekiştirmektedir.
İslam Bilim Tarihi Müzesi
Gaziantep'in tarihi dokusuyla uyumlu bir şekilde 19. yüzyılın başlarında inşa edilen taş ve ahşap yapısındaki klasik bir konağa ev sahipliği yapan İslam Bilim Tarihi Müzesi, bilim ve teknolojiye dair önemli bir koleksiyon sunuyor.
Astronomi, coğrafya, denizcilik gibi alanların yanı sıra fizik, kimya ve tıp gibi pek çok bilimin derinliklerine inen müze, ziyaretçilerine İslam dünyasının bilimsel katkılarını keşfetme fırsatı tanıyor.
Müslüman bilim insanlarının tarih boyunca yaptığı keşifler ve geliştirdikleri yeniliklerin sergilendiği bu özel müzede, İslam'ın bilim ve teknolojiye katkıları hakkında daha fazla bilgi edinmek mümkün.
Gaziantep Atatürk Anı Müzesi
Mustafa Kemal Atatürk'ün 26 Ocak 1933 tarihinde Gaziantep’i ziyaret ettiği sırada konakladığı tarihi bina, zamanla restore edilerek bir müzeye dönüştürülmüştür. 2013 yılında ziyarete açılan bu müze, Atatürk’ün nüfusa kayıtlı olduğu tarihi Bey Mahallesi'nde yer almasıyla da ayrı bir öneme sahiptir.
Gaziantep Atatürk Anı Müzesi, Atatürk’ün kişisel eşyalarından, Kurtuluş Savaşı’ndaki Gaziantep Savunması'na ait tarihi belgelere ve görsel materyallere kadar pek çok önemli eseri bünyesinde barındırmaktadır.
Dülükbaba Tabiat Parkı
Gaziantep şehir merkezine sadece 8 kilometre mesafede, Şehitkamil ilçesinin Dülük mevkiinde bulunan Dülükbaba Tabiat Parkı, 40 kilometrekarelik geniş alanıyla Türkiye'nin en büyük koru ormanlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Zengin doğal yapısıyla, karaçam, selvi ve meşe ağaçları arasında yer alan yürüyüş parkurları, doğa severlerin ilgi odağı. Ayrıca, tabiat parkı içerisinde bulunan donanımlı kamp ve karavan alanları, binlerce kişiye konaklama imkanı sunarak doğayla iç içe vakit geçirmek isteyen ziyaretçileri kendine çekiyor.
Parkın sunduğu bir diğer cazibe merkezi ise, Gaziantep’in tarihi manzaralarını kuş bakışı görebileceğiniz seyir terasları. Aynı zamanda mesire alanları, kır bahçeleri ve çocuk oyun alanlarıyla aileler için de ideal bir destinasyondur.
Dülükbaba Tabiat Parkı, özellikle yaz aylarında ve hafta sonları yoğun bir ziyaretçi akınına uğruyor. Doğa severler için unutulmaz bir deneyim sunan biyolojik gölet ise, parkın en dikkat çeken noktalarından biri olarak gezilip görülmesi gereken yerler arasında bulunuyor.
Gaziantep Botanik Bahçesi
Gaziantep Botanik Bahçesi, 17.000 metrekarelik geniş yeşil alanı ile doğaseverlerin ilgisini çeken önemli bir mekandır. 2009 yılında açılışı yapılan bu benzersiz peyzaj bahçesi, Türkiye'nin farklı köylerinden ve dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen bitki çeşitliliğini bir arada sunmaktadır.
Zengin bitki örtüsüyle adeta bir doğa cenneti olan bahçe, açıldığı günden itibaren Gaziantep'in en dikkat çeken turistik noktalarından biri haline gelmiştir. Her mevsim ziyaretçilerine harika fotoğraf kareleri sunan Gaziantep Botanik Bahçesi, özellikle bahar ve yaz aylarında yoğun ilgi görmektedir.
Şehitkamil ilçesinde, Zübeyde Hanım Bulvarı üzerinde bulunan bu alan, doğa ile iç içe olmanın keyfini çıkarmak isteyenler için mükemmel bir yerdir. Bahçede, farklı iklimlerden gelen bitki türlerinin bir arada yer alması, ziyaretçilerine eşsiz bir doğa deneyimi sunar.
Gaziantep'te Ne Yenir?
Türkiye'nin gastronomi cennetlerinden biri olan Gaziantep, tarihi zenginlikleri, doğal güzellikleri ve UNESCO tarafından tescillenmiş eşsiz mutfağıyla öne çıkar. Şehir, misafirperver halkı ve her köşesinde geçmişin izlerini taşıyan tarihi yapılarıyla da büyüler.
Gaziantep mutfağı, dünya çapında ün kazanmış olup, şehirdeki restoranlar misafirlerine unutulmaz bir lezzet deneyimi sunar. Bu mutfak, her zevke hitap eden yemekleriyle büyük takdir toplar. Tarihin çeşitli dönemlerinde birçok medeniyetin etkisi altında kalan Gaziantep, her kültürden kendine özgü tatlar almış ve bu zenginliği, benzersiz bir mutfak kültürüne dönüştürmüştür.
Türkiye'nin uluslararası kültürel miraslarından biri olarak kabul edilen Gaziantep mutfağı, damak tadı farklılıkları gözetmeksizin herkesin beğenisini kazanır ve bu nedenle dünya mirası listesinde yer almaktadır. İşte Gaziantep meşhur yöresel lezzetleri:
- Gaziantep Baklavası: İncecik hamur, bol fıstık ve şerbetle yapılan Gaziantep’e özgü tatlıdır.
- Lahmacun: İnce açılmış hamur üzerine kıyma, baharat ve sebze karışımı eklenerek fırında pişirilen lezzetli bir yiyecektir.
- Küşleme: Kuzu etinin en yumuşak kısmından yapılan, özel bir marine ile ızgarada pişirilen nefis bir et yemeğidir.
- Katmer: İnce yufka arasına fıstık, kaymak ve şeker konularak yapılan tatlı bir hamur işidir.
- Beyran Çorbası: Kuzu eti, pirinç ve bol baharatla yapılan, özellikle sabah kahvaltılarında tüketilen sıcak bir çorbadır.
- Künefe: Tel kadayıf, peynir ve şerbetle hazırlanan, sıcak servis edilen peynirli bir tatlıdır.
- Kahke: Susamlı, çörekotlu veya baharatlı yapılabilen, Gaziantep'e özgü gevrek bir kurabiyedir.
- Nohut Dürüm: Haşlanmış nohut, baharatlar ve taze yeşilliklerle lavaş ekmeğine sarılarak yapılan pratik bir dürümdür.
- Patlıcan Kebabı: Patlıcan ve etin şişe dizilerek közde pişirildiği, yöreye özgü kebap çeşididir.
- Menengiç Kahvesi: Menengiç bitkisinin çekirdeklerinden yapılan, yumuşak içimli aromatik bir kahvedir.
Gaziantep'i Gezmek İçin Kaç Gün Gerekli?
Gaziantep'i tam anlamıyla keşfetmek için en az 2, daha rahat bir gezi için ise 5 güne kadar bir zaman ayırmak, bu eşsiz şehri ve kültürünü deneyimlemek için oldukça yeterlidir. Bu süre zarfında, Gaziantep merkezinde yer alan tarihi ve kültürel mekanları ziyaret edebilir, şehrin köklü tarihini ve mimarisini yakından görebilirsiniz. Gaziantep'in zengin mutfak kültürünü keşfetmek içinse her gün farklı tatlar deneyebilirsiniz.
Antep'e Hangi Aylarda Gidilir?
Ortalama sıcaklık değeri 17 °C olan Gaziantep’i gezmek için en uygun dönemler nisan, mayıs, eylül ve ekim aylarıdır. Bu aylarda hava ne çok sıcak ne de çok soğuktur, bu da şehri rahatça keşfetmek için mükemmel bir ortam sunar.
Özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında Gaziantep’in tarihi sokaklarında yürüyebilir, müzeleri ve kültürel alanları keşfederken serin ve keyifli bir atmosferin tadını çıkarabilirsiniz. Gaziantep mutfağının lezzetlerini deneyimlemek, doğa yürüyüşlerine katılmak veya şehirde düzenlenen festivallere katılmak için de bu aylar en uygun zamandır.