Çanakkale Gezilecek Yerler
Çanakkale gezilecek yerler açısından zengin bir tarihe ve doğal güzelliklere sahip, her köşesi ayrı bir keşfi hak eden özel bir şehirdir. Hem tarih severlere hem de doğa tutkunlarına hitap eden bu bölgede, savaş anıtlarından büyüleyici plajlara kadar pek çok ilgi çekici mekan bulunur.
Zengin tarihi mirası, muhteşem doğası ve etkileyici deniz manzaraları ile bu şehir, her köşesinde keşfedilecek pek çok yer barındırır. İster doğayla iç içe bir gün geçirmek, ister tarihin izini sürmek isteyin, Çanakkale’de gezilecek pek çok eşsiz nokta sizi bekliyor.
Çanakkale geziniz sırasında çekmiş olduğunuz TikTok videolarının daha fazla kişiye erişmesi için TikTok izlenme satın al sayfamızı hemen ziyaret edin. Antalya’dan sonra Ankara’ya gitmeyi düşünürseniz eğer “Ankara Gezilecek Yerler” isimli içeriğimize göz atın.
Çanakkale Gezilecek Yerler Listesi
Çanakkale, kökleri antik çağlara dayanan zengin geçmişiyle Türkiye’nin en kıymetli şehirlerinden biridir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda önemli bir yere sahip olan bu şehir, Marmara ve Ege bölgelerine yayılan topraklarıyla tarih boyunca stratejik bir öneme sahip olmuştur. İşte Çanakkale’de gezilecek yerler:
Truva Antik Kenti
Çanakkale’de gezilecek yerler arasında bulunan Truva Antik Kenti, tarihi ve kültürel zenginliğiyle ziyaretçilerin ilgisini çeken önemli bir destinasyondur. Homeros’un ünlü İlyada Destanı'nda da bahsedilen bu antik kent, köklü geçmişiyle tarihin derinliklerine ışık tutar ve M.Ö. 3000’li yıllara kadar uzanan bir hikayeye sahiptir.
İlk arkeolojik kazılar 1800’lerin sonlarında burada başlamış ve o günden bu yana kentten çıkarılan pek çok tarihi eser keşfedilmiştir. Bu eserlerin büyük bir kısmı, Truva Antik Kenti’nin girişinde yer alan modern ve kapsamlı Troya Müzesi’nde sergilenmekte olup ziyaretçilere eşsiz bir tarih yolculuğu sunar.
Truva Antik Kenti’ni rehber eşliğinde detaylı bilgilerle keşfetmek veya kendi başınıza gezerek tarihi atmosferi solumak mümkündür. Bu antik şehir, tarih meraklıları için unutulmaz bir deneyim sunarken, Troya’nın efsanevi dünyasına bir kapı aralar.
Akbaş Şehitliği
Gelibolu-Eceabat yolunun 30. kilometresinde, Akbaş mevkiinde, ziyaretçileri derin bir hüzünle karşılayan Akbaş Şehitliği yer alır. 1945 yılında düzenlenerek ziyarete açılan bu anıt, Çanakkale Savaşı sırasında ağır saldırılar altında kalarak batan gemilerde hayatını kaybeden askerlerin anısına inşa edilmiştir.
Akbaş Limanı’nın yanı başında konumlanan şehitlik, 459 sembolik mezar taşı ile göz kamaştırıcı bir manzara sunar. Alan, 754 şehidin ismini taşıyan rölyeflerle doludur ve burada, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk Kumandanları kumanda etmesini, Türk askeri ölmesini bildi. Harbi kazanışımızın sırrı bundan ibarettir.” sözleri de dikkat çekmektedir.
Ziyaretçiler, etkileyici Mehmetçik heykellerinin yer aldığı bu kutsal toprakları rehberler eşliğinde gezerek, o döneme dair ilginç bilgiler edinebilirler. Akbaş Şehitliği, tarihin derin izlerini taşıyan ve duygusal bir yolculuğa davet eden bir mekandır.
Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi
Çanakkale Savaşı'nın izlerini yakından görmek isteyen ziyaretçiler için önemli bir durak olan Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi, 1971 yılında açılarak ziyaretçilerini ağırlamaya başlamıştır.
Morto Koyu'nda, Sebüldahir Köyü'nde konumlanan bu etkileyici müze, savaşın izlerini günümüze taşır. Ziyaretçiler burada, dönemin askeri üniformalarından mermi çekirdeklerine, anıtsal yapılar gibi birçok tarihi eseri inceleyebilirler. Müze, Pazartesi hariç her gün 08.00 - 17.00 saatleri arasında açık olup, yaklaşık 2000 eserden oluşan geniş bir koleksiyona sahiptir.
Çanakkale Saat Kulesi
Çanakkale’nin merkezinde, Kemalpaşa Mahallesi’nde yer alan Çanakkale Saat Kulesi, 1897 yılında inşa edilmiş olan şehrin en tanınmış simgelerinden biridir. II. Abdülhamit döneminde, beş katlı olarak ve şık külah tasarımıyla yükseltilen bu yapı, İzmir’in ünlü saat kulelerine olan benzerliğiyle dikkat çeker.
Dört tarafında saatler bulunan dördüncü katı, etkileyici taş mimarisiyle hemen göze çarpar. Ziyaretçilerin ilgisini çeken bu kule, kapısında II. Abdülhamit’in tuğrasını da taşır. Şehrin önemli buluşma noktalarından birisidir.
Çanakkale Saat Kulesi, özellikle geceleri aydınlatıldığında sunduğu manzarayla muhteşem fotoğraflar çekmek isteyenler için vazgeçilmez bir mekandır. Çanakkale’yi keşfederken mutlaka fotoğraf çekilmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır.
Aynalı Çarşı
Aynalı Çarşı, 1980 yılında Çanakkale’nin Musevi cemaatinin önde gelenleri tarafından inşa edilmiştir ve şehirde alışveriş yapmak isteyenlerin en gözde mekanlarından biri haline gelmiştir. Çanakkale’ye gelen her gezgin buraya uğramaktadır.
Tarihi bir geçmişe sahip olan bu çarşı, Gelibolu Savaşı sırasında yaşanan bombardıman ve yangınlar sonucu büyük hasar görmüş; ancak, gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları sayesinde günümüzde tekrar işlevsel hale gelmiştir.
Aynalı Çarşı, çeşitli işletmelere ev sahipliği yaparak ziyaretçilere geniş bir alışveriş imkanı sunmaktadır. Ayrıca, çarşının içinde ve çevresinde, Çanakkale’nin ünlü lezzetlerini tadabileceğiniz pek çok restoran ve esnaf lokantası bulunmaktadır. Şehrin tam merkezinde yer alması ve kapalı çarşı olarak tasarlanmış olması, hem yaz hem de kış aylarında buraya ulaşımı kolaylaştırmaktadır.
Çanakkale Seramik Müzesi
Çanakkale, tarihi ve doğal güzellikleriyle öne çıkmasının yanı sıra, seramikleriyle de dünyaca tanınan bir şehir olma özelliği taşır. 2013 yılında kapılarını açan Çanakkale Seramik Müzesi, ziyaretçilerine bu eşsiz seramik eserleri yakından görme fırsatı sunar.
Müze, kalıcı ve geçici sergileriyle dikkat çekerken, aynı zamanda Çanakkale'nin seramiklerini uluslararası platformda tanıtmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlemektedir. Çanakkale Seramik Müzesi, fuarlar, tasarım yarışmaları, atölyeler ve workshoplar gibi birçok etkinliğe ev sahipliği yaparak sanatseverleri ve tasarımcıları bir araya getirir.
Ziyaretçiler, tarih boyunca Çanakkale’de üretilmiş olan birbirinden güzel seramik objeleri yakından inceleme şansı bulurlar. Bu nedenle, seramik sanatına ilgi duyanların müzeye uğraması kesinlikle tavsiye edilmektedir. Çanakkale'nin bu kültürel hazinesini keşfetmek, hem geçmişe yolculuk hem de sanatla dolu bir deneyim sunar.
Kilitbahir Kalesi
Kilitbahir Kalesi, Eceabat ilçesinin Kilitbahir Köyü’nde yer alan ve bölgenin tarihi zenginliğini simgeleyen önemli bir yapıdır. Fatih Sultan Mehmet tarafından inşa edilen bu kale, Türkiye’nin en etkileyici kalelerinden biri olarak öne çıkmaktadır.
Osmanlı döneminde yapılan diğer kalelerden farklı olarak, üç yapraklı yonca şeklinde tasarlanmasıyla dikkat çeker. Bu stratejik yapı, İstanbul kuşatması sırasında Bizans’a destek göndermeyi engellemek amacıyla inşa edilmiştir.
Kilitbahir Kalesi, Çanakkale Boğazı’nın muazzam manzarasına hakim bir konumda bulunarak, hem askeri hem de mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir. Zamanla, sadece askeri bir savunma noktası değil, aynı zamanda tarih meraklıları ve gezginler için de cazip bir ziyaret noktası haline gelmiştir.
Kefalos Plajı
Çanakkale'nin en gözde plajlarından biri olan Kefalos Plajı, şehrin popüler turistik destinasyonlarından Gökçeada’da, Aydıncık Plajı olarak da bilinen bir konumda yer alıyor. Altın renkli kumlarla kaplı 1200 metre uzunluğundaki kumsalı, bu plajın en dikkat çekici özelliklerinden biri. Rüzgarlı yapısı ve dalgalı deniziyle, Alaçatı’dan sonra rüzgar sörfü yapmak için en ideal yerlerden biri olarak öne çıkıyor.
Kefalos Plajı, su sporları tutkunları için birçok olanak sunuyor. Plajda bulunan su sporları merkezleri, ziyaretçilere rüzgar sörfü, uçurtma sörfü ve deniz paraşütü gibi aktiviteler için kısa eğitimler veriyor. Ayrıca, plajın çevresinde yer alan restoranlar, butik oteller, pansiyonlar ve donanımlı kamp alanları, konaklama ve yeme-içme ihtiyaçlarını karşılamak için ziyaretçilerin beğenisine sunulmuş.
Gökçeada merkezinden sabah ve akşam olmak üzere düzenli minibüs seferleri ile ulaşım sağlanan Kefalos Plajı, hem su sporları yapmak hem de altın kumlu kumsalda tertemiz denizin keyfini çıkarmak isteyenler için Çanakkale gezisinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir nokta.
Assos Antik Kenti
Assos, Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı, eşsiz plajları ve koyları ile öne çıkan bir tatil beldesidir. Tertemiz havası ve tarihi zenginlikleri ile dikkat çeken Assos, özellikle tarih ve kültür tutkunlarının ilgisini çeker. Beldedeki Assos Antik Kenti, yaz aylarında deniz tatili yapmak isteyenler için de cazip bir nokta sunar.
Antik kent, ziyaretçilere tapınaklar, tiyatrolar ve hamamlar gibi pek çok tarihi yapı sunarak unutulmaz bir deneyim yaşatır. Limanda yer alan balık restoranları, lezzetli deniz ürünleriyle yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılamak için idealdir.
Assos Antik Kenti'nde geçireceğiniz zamanda, yerel tezgahlarda doğal ürünler satın alabilir ve keyifli şarap tadımlarına katılabilirsiniz. Özellikle zeytin ve zeytinyağı gibi yerel ürünler, burada yapılacak en popüler aktivitelerden biridir.
Kabatepe Plajı
Eceabat ilçesinde yer alan Kabatepe Plajı, çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili muhteşem bir sahil deneyimi sunuyor. Çanakkale’de ziyaret edilmesi gereken en önemli yerlerden biri olan bu plaj, berrak ve temiz deniziyle misafirlerini kendine çekiyor.
Kabatepe Plajı’nda, orman içinde gizlenen kamp alanlarında çadır kiralayarak keyifli bir kamp deneyimi yaşayabilir ya da ince kumların üzerinde havlunuzu serip denizin tadını çıkarabilirsiniz. Plajın sunduğu çeşitli olanaklar arasında tesisler, kır bahçeleri, yürüyüş yolları, tuvaletler, duşlar ve piknik alanları yer alıyor.
Sığ denizi sayesinde çocuklu aileler için de ideal bir plaj olan Kabatepe, her yaştan tatilcinin tercih ettiği bir mekan. Hem doğanın güzellikleriyle iç içe olmak hem de deniz keyfi yaşamak için Kabatepe Plajı kesinlikle uğranması gereken bir yer.
Anzak Koyu
Gelibolu Yarımadası’nda bulunan Anzak Koyu, 1915 yılında Çanakkale Savaşı sırasında Anzakların gerçekleştirdiği çıkarma ile dünya çapında tanınan bir bölge. Bu koy, çam ağaçlarıyla çevrili olan Arıburnu tepeleri arasında yer almaktadır.
Her yıl 25 Nisan’da düzenlenen Anzak Günü törenlerine ev sahipliği yapan bu özel alan, tarihi önemiyle dikkat çekiyor. Doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle yaz tatilleri için de cazip bir seçenek sunan Anzak Koyu, turistik tesisler açısından pek fazla gelişmemiş.
Burada geçireceğiniz zaman, muhteşem deniz ve doğa manzaralarının tadını çıkarmanız için ideal. Ayrıca, savaşın izlerini taşıyan tarihi mekanları ziyaret ederek geçmişle yüzleşebilir, etkileyici anılar biriktirebilirsiniz. Anzak Koyu, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Ayazma Plajı
Bozcaada'nın incisi Ayazma Plajı, ince ve altın sarısı kumlarıyla Akdeniz plajlarını aratmayan bir güzellikte. Gelişmiş turizm olanaklarıyla dikkat çeken plaj, hem yerli hem de yabancı turistlerin gözdesi haline gelmiştir.
Ayazma Plajı'nın etrafında çeşitli restoranlar, kafeler ve plaj kulüpleri bulunuyor, bu da burayı daha da cazip kılıyor. Turkuaz ve kristal berraklığındaki denizi, dalış yapmak için ideal bir ortam sunuyor.
Güneşlenmek ve dinlenmek isteyenler için plajda iki farklı tesis, şezlong ve güneş şemsiyesi kiralama imkanı sağlıyor. Feribotla Bozcaada’ya adım attıktan sonra yalnızca 15 dakika içinde bu muhteşem plaja ulaşabilirsiniz. Ayazma Plajı, hem dinlenmek hem de denizin tadını çıkarmak isteyenler için mükemmel bir adres.
Çanakkale Deniz Müzesi
Kordon'nun sonunda yer alan Çanakkale Deniz Müzesi, Türkiye’nin en zengin deniz müzelerinden biri olarak dikkat çekiyor. 2000 yılında çağdaş müzecilik anlayışıyla faaliyete geçen bu müze, büyüleyici bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor.
Burada, Nusret Mayın Gemisi’nin detaylı maketinin yanı sıra tarihi madalyalar, çeşitli üniformalar, gemi silahları ve topları gibi yüzlerce farklı obje sergileniyor. Özellikle müzenin Piri Reis galerisi, sanat sergileri ve minyatür gemi koleksiyonlarıyla ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor.
Troya Müzesi
Troya Antik Kenti'nin girişinde konumlanan Troya Müzesi, Türkiye'nin en önemli arkeolojik müzeleri arasında yer almaktadır. 2018 yılında kapılarını ziyaretçilere açan bu etkileyici müze, 3000 metrekarelik bir sergi alanı ile birlikte toplam 11.200 metrekarelik bir kapalı alana sahiptir.
Ziyaretçilerini büyüleyen görkemli taş eserlerle dolu bahçesi ve kapsamlı koleksiyonu, birçok tarihi dönemi daha yakından inceleme imkanı sunmaktadır. Müzede, Neolitik Çağ, Tunç Çağı ve Demir Çağı gibi çeşitli dönemlere ait eserler sergilenmektedir.
Truva Antik Kenti'nde gerçekleştirilen kazılarda ortaya çıkarılan kesici aletler, heykeller, çizimler, baltalar ve yazıtlar, Troya Müzesi'nde ziyaretçilerin beğenisine sunulmaktadır. Bu eserler, Troya'nın zengin tarihi ve kültürel mirasını gözler önüne sererken, aynı zamanda arkeoloji tutkunları için eşsiz bir deneyim sunar.
Çanakkale Kordon
Çanakkale'nin kalbinde yer alan Kordon, akşam yürüyüşleri için en ideal mekanlardan biri olarak öne çıkıyor. Şehrin en gözde noktalarından biri olan bu alan, aynı zamanda devasa Truva Atı heykeliyle de dikkat çekiyor.
Bu etkileyici ahşap heykelin etrafında yer alan çiçek bahçeleri ve yürüyüş yolları, ziyaretçilere muhteşem günbatımı manzaraları sunarak keyifli bir atmosfer yaratıyor. Kordon boyunca uzanan deniz manzaralı kafe ve restoranlar, yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılamak için harika birer seçenek.
Çanakkale Kordon, günün her saatinde hareketli ve canlı bir ortam sunarak, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Burası hem dinlendirici yürüyüşler hem de lezzetli yemekler için mükemmel bir buluşma noktası.
Namazgah Tabyası
Kilithbahir Kalesi'nin hemen ardından, deniz kıyısında yer alan 26 bonetten oluşan Namazgah Tabyası, Osmanlı Ordusu'nun savunma gücünü artırmak amacıyla Baron De Tott'un önerisi sonucunda inşa edilmiştir. Bu tabya, Çanakkale Boğazı'nın en dar kısmında inşa edilen en büyük savunma yapısı olma özelliğine sahiptir.
Aşama aşama eklenen yapılarla Merkez Tabya, Çanakkale Muharebeleri sırasında 4. Ağır Topçu Alayı’nın karargah merkezi olma özelliği kazanmıştır. Bu durum, müttefik donanmasının en önemli hedeflerinden biri haline gelmesine yol açmıştır.
Tabyada toplamda 16 kıyı topu bulunmaktaydı; bunlardan 2 tanesi uzun menzilli, 14'ü ise kısa menzil kapasitesine sahipti. Ancak, yalnızca uzun menzilli toplar deniz muharebesinde etkin bir şekilde kullanılabildi.
Kısa menzilli toplar ise, menzil yetersizliği nedeniyle savaş sırasında etkisiz kaldı. Savaş döneminde tabyanın merkez noktasında yer alan alan, Savaş Harekat Merkezi olarak görev yaparak stratejik planlamalara ev sahipliği yaptı.
Namazgah Tabyası, en son 2005-2006 yıllarında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek 18 Mart 2006’da ziyarete açılmıştır. İçerisinde sergilenen Çanakkale savaş objeleri, ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunmaktadır. 12 sergi paneli aracılığıyla muharebelerin tarihi hakkında bilgi verilmektedir.
Ayrıca, bonetlerin iç kısmında 7 dakikalık Boğaz Muharebesi’ni anlatan kısa bir video gösterimi bulunmaktadır. Bonetlerden birinde ise savaş dönemi istihbarat haberleşmesini canlandıran bir ses düzeneği sergilenmekte ve müttefiklere ait batırılan gemilerin fotoğrafları da bu alanda sunulmaktadır.
Conkbayırı
Conkbayırı, tarihi önemi ve doğal güzellikleri ile dikkat çeken bir bölge olup, Çanakkale Savaşı'nın kritik anlarından birine tanıklık etmiştir. Gelibolu Yarımadası’nın batısında, Karatepe ile Besim Tepesi arasında yer alan bu bölge, 1915 yılında Atatürk’ün taarruz emrini verdiği yer olarak bilinir.
O dönemde, Atatürk’ün cebindeki saate şarapnel çarpması, hem onun hayatını kurtaran anlardan biri hem de savaşın seyrini etkileyen önemli bir olaydır. Conkbayırı, bu tarihi olayın yanı sıra, panoramik Çanakkale Boğazı manzaraları sunan etkileyici bir seyir noktasıdır.
Ziyaretçilerine doğanın tadını çıkarma imkanı tanırken, aynı zamanda Atatürk’e ait bir heykeliyle de saygı duruşunda bulunma fırsatı sunar. Hem tarih meraklıları hem de doğaseverler için keşfedilmesi gereken bu yer, geçmişle bugünü bir araya getiren önemli bir duraktır.
Adatepe Köyü
Çanakkale'nin en büyüleyici köylerinden biri olan Adatepe, Truva Savaşı’na uzanan köklü tarihiyle dikkat çekiyor. Tarih kokan arnavut kaldırımlı sokaklarında, hem Rum hem de Türk mimarisinin izlerini taşıyan taş evler sıralanıyor. Misafirlerini ağırlayan yol üzerindeki kafeler, şık butik oteller ve huzurlu atmosferi ile Adatepe, yaz tatili için ideal bir durak olarak öne çıkıyor.
Kaz Dağları'nın batı eteklerinde konumlanan Adatepe, yüksek oksijen seviyesi ve kaliteli havasıyla da biliniyor. Bakir doğal güzellikleri ve kristal berraklığındaki deniziyle büyüleyen bu köy, gelişmiş turizm olanakları sayesinde her yıl pek çok turistin ilgisini çekiyor.
Adatepe'de, 1985 yılına kadar hizmet veren Cumhuriyet dönemi mimarisinin ilk örneklerinden biri olan Taş Mektep yer alıyor. Açık hava müzesini andıran otantik sokakları, çay bahçeleri ve yüzyıllık çınar ağaçlarıyla dolup taşan Adatepe, Çanakkale'de gezilecek yerler arasında öne çıkıyor.
Tarihe Saygı Anıtı ve Parkı
Eceabat'taki Tarihe Saygı Anıtı ve Parkı, 2008 yılında inşa edilmiştir ve 2010 ile 2013 yıllarında iki kez yenileme işlemi geçirmiştir. Vapur iskelesinin bitişiğinde konumlanan bu park, ziyaretçilerine tarihi bir atmosfer sunarak adeta geçmişe bir yolculuk yapma imkanı tanımaktadır.
Parkta, Çanakkale Savaşları'na dair önemli nesneler sergilenmektedir. Bu nesneler arasında tabyalara ait toplar ve top mermileri bulunmaktadır. Parkın merkezinde yer alan anıt, savaşta yer alan tüm askerleri onurlandırmak amacıyla tasarlanmıştır.
Anıtın ön bölümünde Seyit Onbaşı, Mustafa Kemal Atatürk ve anneleri simgeleyen figürler bulunurken, devamında birçok önemli ismin büstleri yer almaktadır. Bu büstler arasında Onbaşı Ömer oğlu Nasuh Bey, Pilot Üsteğmen Ali Rıza Bey, Albay Celalettin Sığındere, Kurmay Albay Ali Remzi Alçıtepe, Yarbay Hüseyin Avni Bey, Korgeneral Esat Bülkat Paşa, Orgeneral Cevat Çobanlı Paşa ve Mareşal Mustafa Kemal Atatürk yer almaktadır.
Parkın diğer bölümünde, Çanakkale Muharebeleri'ni betimleyen topoğrafik bir sergi bulunmaktadır. Cam panellerle çevrelenen bu sergi, ziyaretçilere muharebelerin detayları hakkında kapsamlı bilgiler sunmaktadır.
Sergi alanındaki yürüyüş yolu, deniz şeklinde tasarlanmış olup, 8 Mart 1915 sabahı Boğaz’a döşenen mayın hatları, bu hatları döşeyen Türk gemileri ve müttefik gemilerinin konumları ile işaretlenmiştir. Ayrıca, Bombasırtı Muharebeleri'nden kesitlerin canlandırıldığı siperler, ziyaretçilere savaşın gerçeklerini daha yakından hissettirerek tarihi bir deneyim sunmaktadır.
Atikhisar Barajı
Atikhisar Barajı, doğal güzellikleri ve sunduğu çeşitli aktivitelerle dikkat çeken popüler bir kamp alanıdır. Şehir merkezinden yalnızca 15 kilometre uzaklıkta yer alan bu baraj, geniş bir gölün etrafında konumlanmış olup, yemyeşil çam ormanlarıyla çevrilidir.
Ziyaretçilerine balık tutma, doğa yürüyüşleri, dağ bisikleti turları gibi birçok etkinlik imkanı sunan baraj, aynı zamanda yoga ve meditasyon kampları için de tercih edilmektedir. Kamp alanları, elektrik, içme suyu, yiyecek ve içecek gibi temel ihtiyaçları karşılamak için gerekli olanaklarla donatılmıştır.
Yaz aylarında ise kano gezileri düzenlenmekte, ziyaretçiler etkileyici dağ manzaraları eşliğinde serin suların keyfini çıkarabilmektedir. Atikhisar Barajı, hem dinlenmek hem de macera arayanlar için görülmesi gereken bir yer.
Çanakkale Şehitler Abidesi
Gelibolu Yarımadası’nın en önemli ziyaret yerlerinden biri olan Çanakkale Şehitler Abidesi, Eskihisarlık Burnu üzerinde bulunuyor. Abide, 1954 yılında düzenlenen bir proje yarışmasında, 37 proje arasından Doğan Erginbaş, İsmail Utkular ve Feridun Kip tarafından hazırlanan projeyle inşa edilmiştir.
Temelinin atılması 17 Nisan 1954’te gerçekleşmiş, 21 Ağustos 1960 tarihinde ise İkinci Anafartalar Zaferi’nin 45. yıldönümünde ziyarete açılmıştır. Bu anıt, Çanakkale Muharebeleri sırasında hayatını kaybeden tüm askerleri anmak amacıyla inşa edilmiştir.
Mimarı Doğan Erginbaş, abidenin farklı coğrafyalardan gelen şehitlerin topluca göğe yükselişini simgelediğini ifade etmiştir. Abidenin ayakları üzerinde yer alan kabartma rölyefler, muharebe anlarını yansıtmaktadır.
Her yıl 18 Mart’ta, Türkiye’nin dört bir yanından gelen vatandaşlar ve devlet yetkilileri, burada anma merasimleri düzenlemektedir. Abidenin arka kısmında yer alan sembolik şehit mezarlığı ise 2007 senesinde ziyaretçi almaya başlamıştır.
Bu mezarlıkta, Çanakkale Savaşları sırasında şehit olan ve isimleri tespit edilebilmiş 59.408 şehidin adı bulunmaktadır. Ayrıca, sembolik şehitliğin önünde savaş dönemini yansıtan 45 metre uzunluğunda bir rölyef yer almaktadır.
Rölyefi geçtikten sonra, meçhul asker mezarı ve Mustafa Kemal Atatürk’ün 1934’te müttefik askerleri için söylediği sözlerin yer aldığı mermer bir kitabe ziyaretçileri karşılamaktadır. Bunların yanı sıra, Arıburnu muharebeleri sırasında bir Anzak askerinin yanında Avustralya’ya götürdüğü bir Türk askerine ait kafatası, yıllar sonra Türkiye’ye teslim edilerek 18 Mart 2003’te burada defnedilmiştir.
Ayazma Pınarı Tabiat Parkı
Bayramiç ilçesinde yer alan Ayazma Pınarı Tabiat Parkı, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için ideal bir kaçış noktasıdır. Kolay ulaşım imkanlarıyla, minibüsler sayesinde bu muhteşem doğa harikasına ulaşmak oldukça basittir. Toplam 5.85 hektarlık bir alana yayılan park, ziyaretçilerine büyüleyici manzaralar sunar.
Parkın içindeki şelaleler, çeşitli endemik bitkilerin süslediği dere kenarları, orman içindeki köşkler ve piknik alanları, aileler ve arkadaş grupları için harika vakit geçirme imkanı tanır. Çocuklar için özel oyun alanları da bulunur, bu sayede ailece keyifli bir gün geçirebilirsiniz.
Yoğun çam ormanları arasında dolaşırken, yüksek oksijen seviyesinin tadını çıkarabilir ve kestane, gürgen, meşe ve ıhlamur ağaçları gibi çeşitli ağaç türleriyle karşılaşabilirsiniz. Ayrıca, Kaz Dağları’na özgü 38 endemik bitki türü de burada keşfedilmeyi bekliyor.
Ayazma Pınarı Tabiat Parkı'nda hem toplu taşıma hem de özel araçla ulaşım imkanı mevcuttur. İçeride bulunan tesislerde yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayabilir veya doğanın keyfini çıkararak piknik yapabilirsiniz. Bu eşsiz park, doğa severler için vazgeçilmez bir destinasyon olma özelliği taşımaktadır.
Çanakkale Kent Müzesi ve Arşivi
Çanakkale Kent Müzesi ve Arşivi, şehrin zengin tarihine ve kültürel mirasına ışık tutan önemli bir mekandır. Kemalpaşa ilçesinde, Fetvanane Sokak'ta bulunan bu müze, ziyaretçilerine 2 katlı tarihi bir bina içerisinde hizmet vermektedir.
Antik dönemlerden Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzanan birçok döneme ait belge ve eserler, müzenin arşivinde sergilenmektedir. Bu özellikleriyle müze, Çanakkale’nin binlerce yıllık geçmişini keşfetmek ve anlamak isteyenler için tercih edilebilir.
Seyit Onbaşı Heykeli
Seyit Onbaşı Heykeli, tarihi Rumeli Mecidiye Tabyası'nda yer almaktadır ve Türk milletinin kahramanlık destanını simgeler. 18 Mart 1915'te, müttefik kuvvetlerin İstanbul'a ulaşma hedefiyle Çanakkale Boğazı'nı geçmeye çalıştığı sırada Seyit Onbaşı ve diğer Mehmetçiklerin sergilediği cesaretin bir anıtı olarak inşa edilmiştir.
Heykel, yalnızca Seyit Onbaşı’nın değil, aynı zamanda o günlerde vatan savunmasında bulunan tüm askerlerin fedakarlığını yüceltmektedir. Mecidiye Tabyası’nın deniz tarafında, ünlü heykeltıraş Hüseyin Anka Özkan tarafından yapılmış bir diğer heykel de bulunmaktadır.
Seyit Onbaşı, 1889 yılında Edremit’in Havran ilçesinin Manastır köyünde doğmuştur; bu köy zamanla Çamlık ve sonrasında Koca Seyit olarak adlandırılmıştır. Babası Abdurrahman, annesi ise Emine’dir.
1914 yılında, Çanakkale Müstahkem Mevkii’nde ağır topçu neferi olarak askerliğe başlamış ve bu görevini 1918 yılına kadar sürdürmüştür. 1934’te yürürlüğe giren Soyadı Kanunu ile “Çabuk” soyadını almıştır.
Askerlik hizmetinin ardından köyüne dönen Seyit Onbaşı, dağlarda odun kömürü yaparak hayatını kazanmıştır. Ne yazık ki, yakalandığı zatürre hastalığı nedeniyle 1 Aralık 1939’da, henüz 50 yaşında hayata veda etmiştir.
57. Piyade Alayı Şehitliği
Çanakkale'nin Eceabat ilçesinde yer alan 57. Piyade Alayı Şehitliği, bölgenin en çok ziyaret edilen anıtlarından biri olarak öne çıkıyor. 1915 senesinde gerçekleşen Anzak çıkarmasının başlangıcı kabul edilen bu önemli şehitlik 1992 senesinde açılmıştır.
Şehitlikte, 628 askerin anıt mezarı ve etkileyici heykeller ziyaretçileri karşılıyor. Bunlar arasında, Çanakkale gazisi olarak 108 yaşında hayata veda eden Hüseyin Kaçmaz'ın tasvir edildiği heykel de dikkat çekiyor.
Tarih meraklılarının mutlaka görmesi gereken bu anlamlı mekanda, rehberler eşliğinde Anzak çıkarmasıyla ilgili ilginç bilgiler edinmek mümkün. 57. Piyade Alayı Şehitliği, hem duygusal derinliği hem de tarihi önemiyle ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
Bigalı Atatürk Evi ve Müzesi
Bigalı Köyü, Eceabat’ın kuzeyinde ve Boğaz’a 4,5 km mesafede, Taşlı Tepe’nin güney yamaçlarında yer alan tarihi bir yerleşimdir. Bu bölge, Çamyayla ya da Boğalı olarak da bilinmektedir.
1915 yılının Nisan ayında, 19. Tümen bu köyü karargah olarak kullanmış, bu dönemde Mustafa Kemal Atatürk de burada misafir olmuştur. Günümüzde “Atatürk Evi ve Müzesi” olarak bilinen yapı, yarımadanın önemli turistik noktalarından biri haline gelmiştir.
26 Mart 1915’te 5. Ordu’nun genel ihtiyat tümeni olarak görevlendirilen 19. Tümen, Bigalı köyü çevresine yerleşmiş ve 25 Nisan sabahına kadar bölgede tatbikatlar gerçekleştirmiştir. 19 Nisan’da, Mustafa Kemal tümeniyle köye gelmiş ve cepheye hareket etmeden önce bu evde konaklamıştır.
Bigalı Atatürk Evi, yöresel mimarinin güzel örneklerini sergileyen bir yapıdır. Ev, giriş katında iki odası ve üst katında bir odası ile toplamda üç odaya ve bir balkona sahiptir; ayrıca küçük bir avlusu da bulunmaktadır.
1973 yılında müze olarak düzenlenen bu evde, Mustafa Kemal’in burada kullandığı çalışma masası da sergilenmektedir. Bigalı köyünün meydanı, çevresindeki evler ve Atatürk Evi’ne giden yol üzerindeki yapılar, 2006 yılında restore edilerek ziyarete açılmıştır. Bu alan, hem tarihi hem de kültürel zenginlikleriyle ziyaretçilerine anlamlı bir deneyim sunmaktadır.
Anadolu Hamidiye Tabyası Çanakkale Savaşları Tarih Müzesi
Anadolu Hamidiye Tabyası Çanakkale Savaşları Tarih Müzesi, ziyaretçilerini tarihin derinliklerine çıkaran eşsiz bir deneyim sunuyor. Geniş dinlenme alanı, farklı etkinlikler için mükemmel bir zemin hazırlarken, bu tarihi mekanın etkileyici atmosferini de gözler önüne seriyor.
1890'ların başında Sultan II. Abdülhamid tarafından Boğaz'ın güvenliğini sağlamak amacıyla inşa edilen tabya, özellikle güçlü topları sayesinde Çanakkale Boğazı'nın en sağlam savunma yapılarından biri olarak öne çıkıyor. 18 Mart 1915 tarihinde İtilaf Donanması’nın stratejik hedeflerinden biri olan Anadolu Hamidiye Tabyası, Çanakkale Muharebeleri süresince de topçu birliklerinin merkezi olarak görev yapmıştır.
2018 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilen bu tarihi yapı, artık müze olarak da ziyaret edilebiliyor. Tabyayı çevreleyen 104.609 metrekarelik rekreasyon alanında, Tarihi Alan'daki birçok anıtsal yapının minyatürleri ve Birinci Dünya Savaşı'nda kullanılan tayyare modelleriyle dolu bir tarih yolculuğu sizi bekliyor.
Müzede, Çanakkale'de kazanılan zaferin yanı sıra Birinci Dünya Savaşı'nın ve bu savaşın 20. yüzyıla olan etkilerinin farklı sergileme yöntemleriyle ziyaretçilere sunulması, burayı tarih meraklıları için kaçırılmayacak bir durak haline getiriyor.
Kömür Limanı
Çanakkale’nin keşfedilmesi gereken doğal harikalarından biri olan Kömür Limanı, Gelibolu Yarımadası'nın Saroz Körfezi bölgesinde huzur verici bir güzellik sunuyor. Çam ormanlarıyla çevrili bu küçük koy, kayaların arasında gizlenmiş ince kumlu plajı ve kristal berraklığındaki sularıyla tam bir cennet manzarasını andırıyor.
Kömür Limanı, zengin balık çeşitliliği sayesinde dalış meraklılarının gözdesi haline gelmiş. Burada çam ağaçlarının gölgesinde çadır kurarak kamp yapabilir ve yeşilin her tonunu yansıtan doğanın içinde serin suların tadını çıkarabilirsin. Sadece küçük bir kafeye ev sahipliği yapan bu yer, bakir doğasını koruyarak huzur arayanlar için ideal bir kaçış noktası.
Koyu keşfetmek için tekne turlarına katılabilir veya minibüslerle kısa sürede ulaşım sağlayabilirsin. Kömür Limanı, doğa severlerin ve huzur arayanların mutlaka görmesi gereken bir yer olarak öne çıkıyor.
Gökçeada
Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada, Çanakkale'de, Saros Körfezi girişinde yer alarak ziyaretçilerine eşsiz bir tatil deneyimi sunuyor. 90 kilometreden uzun sahil şeridi, adayı deniz tutkunları için bir cennet haline getiriyor.
Gökçeada'nın uzun kıyı şeridinde Aydıncık Plajı ve Laz Koyu gibi güzel plajlar sıralanıyor. Ayrıca, büyüleyici Marmaros Şelalesi ve tarihi Rum köylerinin taş evleri, adanın keşfedilmeyi bekleyen zenginlikleri arasında yer alıyor.
Etkileyici Peynir Kayalıkları ve Tuz Gölü, doğa severler için unutulmaz manzaralar sunarken, Gökçeada Sualtı Milli Parkı da dalış meraklıları için kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Turkuaz renkli berrak denizi ve el değmemiş doğasıyla Gökçeada, yılın yorgunluğunu atmak isteyenler için huzurlu bir kaçış noktası olarak öne çıkıyor.
Turizm olanaklarının gelişmiş olduğu Gökçeada'da, her zevke ve bütçeye uygun butik oteller, pansiyonlar ve apart oteller mevcut. Adanın tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra kendine has lezzetleri de dikkat çekiyor.
Ziyaretçilerin, mevsimlik taze balıkların yanı sıra bademli kurabiye ve sakızlı muhallebiyi tatmadan adadan ayrılmamaları öneriliyor. Gökçeada, sunduğu bu zenginliklerle her yıl binlerce kişiyi ağırlamaya devam ediyor.
Bozcaada
Ege Denizi’nin Gökçeada’dan sonra en büyük ikinci adası olan Bozcaada, Türkiye’nin en büyük üçüncü adasıdır ve ziyaretçileri tarafından vazgeçilmez bir destinasyon olarak bilinir. Tarihi Osmanlı konakları, huzurlu atmosferi ve asırlık çınar ağaçlarıyla bezeli bu ada, aynı zamanda rengarenk balıkçı tekneleriyle süslenmiş sahil şeridiyle de dikkat çeker.
Feribot seferleri sayesinde kolayca ulaşılabilen Bozcaada, ziyaretçilerine yöreye özgü ahşap mimarisiyle inşa edilmiş deniz manzaralı butik otellerde konaklama imkanı sunar. Bozcaada, kaliteli üzüm bağları ve şaraplarıyla da ün kazanmış bir yerdir.
Adanın sunduğu çeşitli aktivitelerle, katılımcılar sandallarla gerçekleştirilen balık avlama turlarına katılabilir veya üzüm bağları arasında temiz havada doğa yürüyüşleri yaparak yılın stresinden arınabilirler.
Bozcaada’nın etkileyici manzarasını gözler önüne seren bir tepede bulunan Bozcaada Kalesi, meşhur Polente Feneri ve Bozcaada Müzesi, adayı ziyaret edenlerin kesinlikle görmesi gereken yerler arasında ön planda yer alıyor.
Çanakkale Gezisine Nereden Başlanır?
Çanakkale gezisine başlamak için öncelikle hangi yerleri görmek istediğinizi belirlemeniz iyi bir fikir. Çanakkale’nin tarihi ve doğal güzellikleri oldukça fazla. İşte geziniz için başlangıç noktaları ve öneriler:
- Çanakkale Merkez: Çanakkale şehir merkezinde bulunan Saat Kulesi, Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Kilitbahir Kalesi gibi yerleri ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca merkezdeki kafelerde oturup, yerel lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.
- Truva Antik Kenti: Çanakkale’nin en ünlü turistik yerlerinden biri olan Truva, şehir merkezine yaklaşık 30 km uzaklıktadır.
- Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Milli Parkı: Bu bölge, Çanakkale Savaşı’nın gerçekleştiği yerlerdir. Anıtları, mezarlıkları ve müzeleri ile tarihi bir deneyim sunar. Gelibolu yarımadası, hem doğal güzellikleri hem de tarihi önemi ile ziyaret edilmeye değerdir.
- Assos: Çanakkale’ye bağlı Behramkale köyünde bulunan Assos Antik Kenti, etkileyici tapınak kalıntıları ve muhteşem deniz manzarası ile ziyaretçilerini bekliyor. Buraya şehir merkezinden yaklaşık 90 km uzaklıktadır.
- Adatepe: Adatepe köyü, güzel bir doğaya ve geleneksel taş evlere sahiptir. Ayrıca, burada yer alan Zeus Altarı da önemli bir ziyaret noktasıdır.
Çanakkale'nin Nereleri Meşhur?
Çanakkale, Türkiye'nin tarihi ve doğal güzellikleriyle dolu bir ilidir. İşte Çanakkale'nin meşhur yerlerinden bazıları:
- Troya Antik Kenti
- Çanakkale Şehitler Anıtı
- Kilitbahir Kalesi
- Assos (Behramkale)
- Bozcaada
- Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı
Çanakkale Bir Günde Gezilir mi?
Çanakkale'yi keşfetmek için ortalama üç gün yeterli olacaktır. Bu süre zarfında şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerini derinlemesine inceleme fırsatı bulabilirsiniz. Çanakkale, yılın her mevsiminde ziyaret edilebilecek bir destinasyon olarak öne çıkıyor.
Çanakkale için en popüler dönem Nisan ile Eylül ayları arasında gerçekleşen yaz sezonudur. Bu dönem, hem hava koşulları hem de etkinlikler açısından şehri daha canlı kılmaktadır. Ayrıca, Çanakkale’de bulunan müzelerin çoğunda Müzekart geçerlidir.
Çanakkale’de Ne Yenir?
Çanakkale, zengin bir mutfak kültürüne sahip birçok farklı mekan sunuyor. Yerel lezzetleri tatmak için küçük dükkanlardan şık restoranlara kadar çeşitli seçenekler mevcut. Bu işletmeler, yöresel yemeklerin tadını çıkarabilmeniz için farklı hizmetler sunarak damak zevkinizi şımartıyor. İşte Çanakkale lezzetleri:
- Ovmaç Çorbası
- Melki Yemeği
- Tumbi
- Metez
- Çırpma
- Börülce Köftesi
- Tuzlu Sardalya
- İskorpit Çorbası
- Patlıcan Kapama
- Lüfer Pilavı
- Peynir helvası