0

Bakü Gezilecek Yerler

Bakü gezilecek yerler denince, akla tarihi dokusuyla göz kamaştıran, modern mimarisiyle büyüleyen ve kültürel zenginlikleriyle unutulmaz bir deneyim sunan bir şehir gelir. Hazar Denizi'nin eşsiz kıyılarında konumlanan bu başkent, geçmişin görkemini günümüzün enerjisiyle harmanlayarak her ziyaretçisine kendine özgü bir hikâye anlatır.

Bakırcıların ustalıkla işlediği detaylardan, göğe yükselen modern yapılarına kadar, Bakü’nün her köşesi keşfedilmeyi bekleyen bir hazine gibidir. Bu büyüleyici şehir, tarih ve modernite arasında kusursuz bir köprü kurar ve her adımda başka bir sürprizle sizi karşılar.

Bakü geziniz sırasında çekmiş olduğunuz reels videolarının daha fazla izlenmesi için keşfete düşmesini isteyebilirsiniz. Bu yüzden mutlaka Instagram Reels yorum satın al sayfamıza göz atın!

Bakü Gezilecek Yerler Listesi

Azerbaycan’ın kalbi ve en göz alıcı şehri Bakü, tarihi zenginlikleriyle olduğu kadar son yıllarda yükselen dünya çapındaki gökdelenleriyle de dikkatleri üzerine çekiyor. Hazar Denizi’nin büyüleyici manzaralarını kucaklayan bu etkileyici şehir, binlerce yıllık tarihi yapılarla modern mimarinin çarpıcı ahengini bir arada sunarak ziyaretçilere eşsiz bir deneyim vadediyor. İşte, Bakü’de gezilecek yerler:

Bakü Bulvarı

Hazar Denizi'ne paralel olarak uzanan ve tarihi 1909 yılına dayanan Bakü Bulvarı, adeta şehrin ruhunu yansıtan bir yaşam alanı olarak yıllardır yerli halkın ve turistlerin en sevdiği rotalardan biri olmaya devam ediyor.

Bulvar, sadece bir yürüyüş parkuru olmanın ötesinde, Bakü'nün büyüleyici siluetini ve modern mimarisini keşfetmek için eşsiz bir deneyim sunuyor. Özellikle akşam saatlerinde, devasa gökdelenlerin ışık oyunlarıyla parladığı manzara, unutulmaz fotoğraf kareleri yakalamak isteyenler için tam bir görsel şölen haline geliyor.

Bu muhteşem alan, denizin doldurulmasıyla oluşturulmuş geniş bir sahil şeridi üzerinde yer alıyor. Bakü Bulvarı, yalnızca geniş yürüyüş parkurları ve bisiklet yollarıyla değil, aynı zamanda yemyeşil alanları, estetik anıtları, dinlenme noktaları, kafeleri ve restoranlarıyla da her yaştan ziyaretçiye hitap ediyor.

Günün her saatinde farklı bir atmosfer sunan bulvar, huzur dolu bir sabah yürüyüşünden keyifli bir akşam yemeğine kadar pek çok farklı etkinlik için ideal bir mekân. Bu özellikleriyle Bakü Bulvarı, aynı zamanda şehrin sosyal hayatının nabzını tutan bir merkez haline gelmiş durumda.

Deniz Kenarı Milli Parkı statüsüyle koruma altında olan bu alan, doğal güzelliklerin ve modern şehir planlamasının mükemmel bir harmanını sunuyor. Gün boyunca yerli halkın günlük rutinlerini gözlemleyebilir, parkta yürüyüş yapan ailelere eşlik edebilir ya da bir bankta oturup denizin ferahlatıcı esintisini hissedebilirsiniz.

Özellikle yaz aylarında düzenlenen konserler, festivaller ve açık hava etkinlikleri sayesinde bulvar, adeta bir eğlence ve kültür merkezi haline geliyor. Bakü Bulvarı’nın en cazip anlarını yakalamak için akşam saatlerini beklemek ise ayrı bir keyif.

Şehrin simgesel yapıları ve gökdelenleri, ışıklandırmalarla büyüleyici bir görünüme bürünürken, bu anlar unutulmaz kareler yakalamak için harika bir fırsat sunuyor. Denizin ve modern mimarinin birleştiği bu ikonik sahil şeridi, hem yerel kültürü hissetmek hem de modern Bakü'nün dinamik yüzünü keşfetmek isteyen herkes için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir nokta.

Haritada görüntüle

Highland Park (Dağüstü Parkı)

Bakü’nün kuş bakışı panoramik manzaralarını izlemek ve kartpostal güzelliğinde fotoğraflar çekmek isteyenler için Highland Park (Dağüstü Parkı), şehrin en vazgeçilmez duraklarından biri olarak öne çıkıyor.

Bu park, hem füniküler sistemle kolayca ulaşılabilir olması hem de merdivenlerle erişim seçeneği sunması sayesinde her yaştan ziyaretçiye hitap ediyor. Şehrin en yüksek noktasında yer alan bu büyüleyici yer, modern gökdelenlerin ihtişamını Hazar Denizi’nin uçsuz bucaksız maviliğiyle birleştirerek, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim vadediyor.

Dağüstü Parkı, Bakü’nün tarihi dokusuyla modern mimarisinin harmanlandığı çarpıcı silüetini gözler önüne seriyor. Parktan, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kız Kalesi ve şehrin modern sembollerinden Alev Kuleleri gibi ikonik yapılar, tüm ihtişamıyla izlenebiliyor.

Bu iki yapı, geçmişin büyüleyici mirasını ve geleceğin yenilikçi ruhunu aynı karede buluşturarak, ziyaretçilerin hafızalarında unutulmaz bir yer edinmesini sağlıyor. Özellikle gün doğumu ve gün batımı saatlerinde park, adeta bir görsel şölen sunuyor.

Bu büyüleyici anlarda altın rengi ışıklar, tarihi taş yapılar ve modern binalar üzerinde dans ederken, manzara fotoğrafçılığıyla ilgilenenlerden gezginlere kadar pek çok kişiyi kendine çekiyor. Parkta bu saatlerde geçirilen zaman, hem huzur hem de ilham dolu anılarla doluyor.

Gece olduğunda ise Dağüstü Parkı, Bakü’nün ışıl ışıl parlayan atmosferini izlemek için en ideal yerlerden biri haline geliyor. Şehir, modern binaların rengarenk ışıklarıyla ve Hazar Denizi’nin üzerindeki yansımalarıyla masalsı bir görüntüye bürünüyor.

Ziyaretçiler, burada oturup şehrin sakin ve huzurlu ritmini hissederken, zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyor. Highland Park, yalnızca manzaralarıyla değil, aynı zamanda sunduğu huzur ve eşsiz deneyimle Bakü’nün en özel noktalarından biri olmaya devam ediyor.

Haritada görüntüle

Bakü Minyatür Kitap Müzesi

Tarihi İçerişehir’in büyüleyici atmosferinde yer alan ve restore edilmiş zarif taş konaklardan birinde hizmet veren Bakü Minyatür Kitap Müzesi, şehirdeki en ilginç müzelerden biri olarak öne çıkmayı başarıyor.

Dünyanın tek minyatür kitap müzesi olma özelliğini taşıyan bu eşsiz mekan, minyatür kitaplara olan ilgisiyle ziyaretçileri adeta büyülüyor. 2002 yılında kapılarını açan müze, yalnızca minyatür kitapları sergilemekle kalmamış, aynı zamanda Guinness Rekorlar Kitabı'na girmeyi başarmış bir sanat ve edebiyat hazinesi olarak tarihe geçmiş.

Bu büyüleyici müzede, toplam 66 farklı ülkeden toplanmış en ünlü kitapların maksimum 7 santimetre büyüklüğündeki minyatür örneklerini yakından inceleme fırsatı sunuluyor. Koleksiyonun en dikkat çeken parçalarından biri ise 17 milimetrelik dünyanın en küçük el yazması Kur'an-ı Kerim.

Müze koleksiyonunda yer alan bir başka ilginç detay ise Türkiye'den getirilen eserlerin minyatür versiyonları. Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümsüz eseri Nutuk, Türk edebiyatının köklü yapıtlarından Dede Korkut Hikayeleri ve Türk halk destanlarından Köroğlu, minyatür kitap olarak sergileniyor.

Bu eserler, Türk kültürünü ve tarihini uluslararası bir perspektifte tanıtırken, ziyaretçilere tanıdık ve aynı zamanda gurur verici bir deneyim yaşatıyor. Bakü Minyatür Kitap Müzesi, yalnızca bir müze değil; aynı zamanda tarihe, sanata ve edebiyata dair ilham veren bir yolculuk.

Edebiyat ve sanat tutkunlarının mutlaka görmesi gereken bu müze, çocuklu aileler için de eğitici ve keyifli bir deneyim sunuyor. Ziyaretçiler, kitapların minyatür dünyasında dolaşırken büyülenmekle kalmıyor, aynı zamanda sanat ve kültürün sınırsız evrenine doğru bir yolculuğa çıkıyor.

Haritada görüntüle

Bibiheybet Camii (Bibi-Heybat Camii)

Yıl boyunca düzenlenen tarih, kültür ve inanç turlarının vazgeçilmez adreslerinden biri olan Bibiheybet Camii, sadece bir ibadet yeri değil, aynı zamanda tarihî bir yolculuğa çıkmanızı sağlayan eşsiz bir yapıdır.

13. yüzyıl Şirvanşah hanedanlığı döneminde inşa edilmiş olan bu cami, dönemin zarif ve estetik mimarisini yansıtan bir şaheserdir. Şirvanşah Sultanı 2. Ferruhzad tarafından inşa ettirilen Bibiheybet Camii, bir zamanlar bu toprakların kültürel ve dini hayatının merkezlerinden biri olmuştur.

1930’lu yıllarda, zamanın zorlukları ve felaketleri nedeniyle yıkılan cami, 1990 yılında Azerbaycan’ın bağımsızlığının hemen ardından, aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiştir. Bu yeniden yapılanma, Azerbaycan halkının geçmişine, kültürüne ve inançlarına duyduğu derin bağlılığın bir simgesidir.

Bugün, Bibiheybet Camii, sadece tarihi bir yapıt olarak değil, aynı zamanda bir milletin direncinin ve kültürel mirasının bir simgesi olarak da büyük bir anlam taşımaktadır. Bibiheybet Camii’nin taş işçiliği ve zarif detayları, onun mimari mühendisliğini benzersiz kılar.

Çarpıcı taş mimarisi, dönemin ustalarının ne denli detaycı ve yaratıcı olduklarını gözler önüne seriyor. İki ihtişamlı minaresi ve zarif kubbesi, caminin görsel çekiciliğini pekiştiriyor. Bu tasarım, Azeri ve Osmanlı mimarisinin harmanlandığı nadir örneklerden biridir ve her bir taş, her bir desen, bir dönemin izlerini taşır.

Camii, Hazar Denizi kıyısında, doğal güzelliklerle çevrili olan konumuyla da dikkatleri üzerine çeker. Hazar Denizi’nin huzurlu ve derin sularının hemen kenarında yer alan bu muazzam yapı, sadece dini bir mekan olmanın ötesinde, ziyaretçilerine huzur ve içsel bir dinginlik sunar.

Kutsal günlerde yüzlerce kişinin akın ettiği bu cami, hem dini hem de kültürel açıdan Bakü’nün en etkileyici kutsal mekanlarından biridir. Ziyaretçilere, caminin çevresindeki sakin atmosferde vakit geçirmenin yanı sıra, Azerbaycan’ın tarihine ve kültürüne dair unutulmaz bir bakış açısı kazandırır.

Haritada görüntüle

Şirvanşahlar Sarayı

Bakü’nün kalbinde, tarihi bir yolculuğa çıkmak isteyenlerin ilk duraklarından biri olan Şirvanşahlar Sarayı, İçeri Şehir’in taş sokaklarında adeta bir inci gibi parlıyor. Tarihi surlarla çevrili bu büyüleyici yapı, zarif tasarımı ve geçmişten bugüne taşıdığı hikayeleriyle sadece Azerbaycan’ın değil, tüm Kafkasya’nın en özel mimari eserlerinden biri olarak öne çıkıyor.

15. yüzyılda Şirvanşahlar hanedanlığı döneminde inşa edilen ve klasik Azerbaycan mimarisinin en güzel örneklerinden biri sayılan bu saray, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilerek korunmaya alınmış durumda.

Temelleri 1411 yılında atılan Şirvanşahlar Sarayı, görkemli yapısıyla ziyaretçilerini büyülüyor. İki katlı tasarımı, taş merdivenleri, geniş avlusu ve zarif sivri kubbeleriyle Osmanlı mimarisinden izler taşıyan bu saray, tarihi zenginliklerin ve kültürel çeşitliliğin bir sembolü.

Geçmişte cami, medrese, hastane ve hatta kışla gibi birçok farklı amaçla kullanılan yapı, her köşesinde farklı bir hikaye barındırıyor. Bugün ise paha biçilmez tarihi eserlerin sergilendiği bir müze olarak ziyaretçilerini ağırlıyor.

Şirvanşahlar Sarayı sadece mimari ihtişamıyla değil, çevresindeki diğer tarihi yapılarla da bir açık hava müzesi deneyimi sunuyor. Sarayın hemen yanı başında yer alan antik hamamlar, türbeler ve taş işlemeciliğiyle süslenmiş kapılar, ziyaretçileri bir zaman tüneline davet ediyor.

Rehberli turlar sayesinde bu tarihi yapının geçmişine ve Şirvanşahlar hanedanlığının ihtişamlı dönemine dair detaylı bilgiler edinebilir, sarayın her bir köşesinde tarihin izlerini hissedebilirsiniz. Tarihi surların içinde dolaşırken, bir zamanlar burada yaşanan hayatları hayal etmemek imkansız.

İçeri Şehir’in dar sokaklarında dolaşıp sarayın büyüleyici atmosferine adım attığınızda, geçmişin dokusu ve mimari güzellikleriyle çevrelenmiş bir dünyada kaybolacaksınız. Şirvanşahlar Sarayı, hem tarih tutkunları hem de mimari meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir hazine.

Haritada görüntüle

Bakü Kız Kalesi

Bakü'nün en göz alıcı simgesel yapılarından biri olan 27 metre yüksekliğindeki Kız Kalesi, şehri keşfe çıkan her turistin mutlaka ziyaret ettiği, büyüleyici bir noktadır. Şehir silüetinde dikkat çekici bir yere sahip olan bu kale, sadece Bakü’nün değil, Azerbaycan’ın da tarihi ve kültürel mirasının en önemli parçalarından birini oluşturuyor.

13. yüzyıldan günümüze ulaşmayı başarmış bu mimari şaheser, dönemin en ünlü mimarlarından Masud ibn Davud tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiştir. İnşa edildiği dönemde sadece bir savunma kalesi olarak işlev görmekle kalmayıp, aynı zamanda o dönemin sosyal ve kültürel yapısının da bir yansıması olarak kaleye çok sayıda efsane ve hikaye de eşlik etmiştir.

Zamanla bu efsaneler, kalenin mistik havasına adeta hayat vermiştir. 2000 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilen Kız Kalesi, büyüklüğü ve tarihiyle dikkat çekerken, etkileyici taş oymalarıyla da göz kamaştırıyor.

Kale duvarlarında yer alan ince işçilikle yapılmış taş oymalar, tarihi döneme ait kültürel izleri görmek isteyenler için bir hazine niteliğinde. Bu kaleyi ziyaret ederken hem kendi başınıza hem de uzman bir rehber eşliğinde keşfe çıkabilirsiniz.

Rehberli turlar, kalenin tarihini ve efsanelerini daha derinlemesine öğrenmek isteyenler için harika bir fırsat sunuyor. Kız Kalesi'nin iç odalarında yapacağınız keşif sırasında, kalenin farklı bölümlerinde yer alan etkileyici taş işçiliğini ve dönemin mimari detaylarını inceleyebilirsiniz.

Ayrıca, kale çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda bulunan eserler de ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Bu eserler, bölgenin tarihini ve halklarının yaşam biçimlerini gözler önüne seriyor. Kız Kalesi’ni gezmek, tarih ve kültürle iç içe bir yolculuğa çıkmak isteyenler için büyüleyici bir deneyim sunuyor.

Bakü’nün merkezine oldukça yakın bir konumda bulunan Kız Kalesi, asırlık çam ağaçları arasında yeşillikler içinde, muazzam bir manzaraya sahip. Kale, şehri keşfe çıktığınızda görebileceğiniz en etkileyici noktalardan biri olup, kendinizi tarihi bir atmosferin içinde hissedebileceğiniz bir yer.

Bakü seyahatinizin vazgeçilmez duraklarından biri olan Kız Kalesi, hem tarihi hem de doğal güzellikleri bir arada sunuyor. Bu olağanüstü yapıyı ziyaret etmek, Bakü'nün geçmişine dair derin bir bakış açısı kazanmanızı sağlayacak ve şehre olan hayranlığınızı katbekat artıracaktır.

Haritada görüntüle

Azerbaycan Halı Müzesi

Devasa bir halı şeklinde tasarlanmış ultra modern binasıyla Azerbaycan Halı Müzesi, Bakü'nün en ilgi çekici ve göz alıcı simgesel yapılarından biri olarak şehri ziyaret edenlerin mutlaka görmesi gereken yerler arasında yer alıyor.

Şehir manzarasına sanatsal bir dokunuş kazandıran bu eşsiz yapı, sadece dış görünüşüyle değil, aynı zamanda içerdiği zengin kültürel mirasıyla da misafirlerini büyülüyor. Azerbaycan'ın dünyaca ünlü el dokuması halı ve kilimlerinin sergilendiği müze, tarih, sanat ve zanaatın iç içe geçtiği bir yolculuk sunuyor.

Burada, her biri büyük bir ustalık ve sabırla üretilmiş halıları inceleyebilir, tarihi halı yapım süreçlerini yakından görebilir ve bu kadim geleneğin inceliklerine hayran kalabilirsin. Ayrıca, müze mağazalarından seçkin halı ve kilimler satın alarak bu benzersiz sanatı evine taşıma fırsatı da bulabilirsin.

Azerbaycan Halı Müzesi, Orta Çağ’dan günümüze kadar uzanan, tarihsel ve kültürel öneme sahip pek çok etnografik objeyi de ziyaretçilerine sunuyor. Altın ve gümüş gibi değerli madenlerle süslenmiş, göz kamaştıran paha biçilmez halılar, müzenin en dikkat çeken parçalarından biri.

Bu eserlerin her biri, Azerbaycan'ın zengin tarihinin ve sanat anlayışının birer yansıması olarak ziyaretçileri derinden etkiliyor. 1972 yılında açılan ve açıldığı günden bu yana yerli ve yabancı binlerce ziyaretçiyi ağırlayan müze, yalnızca halılarıyla değil, aynı zamanda kültürel bir hazine olarak Azerbaycan'ın dünyaya armağan ettiği değerlerden biri olmayı sürdürüyor.

Müzeyi gezerken kendinizi yalnızca halı ve kilimlere hayranlıkla bakarken bulmayacaksınız; aynı zamanda burada tarihin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkacaksınız. Sergilenen her bir parça, geçmişten bugüne kadar uzanan yaşam tarzları, gelenekler ve zanaatkarlık hakkında ipuçları veriyor.

Müze ziyaretinizin ardından, akşam saatlerinde binanın özel olarak yapılan ışıklandırmasıyla ortaya çıkan etkileyici manzarayı kaçırmamalısınız. Gecenin büyüsünde bu benzersiz yapının fotoğraflarını çekerek Bakü ziyaretinizi unutulmaz kılabilirsiniz.

Haritada görüntüle

Alev Kuleleri

Yer altı kaynakları bakımından son derece zengin olan Azerbaycan, bu doğal zenginliklerini sadece ekonomik açıdan değil, aynı zamanda kültürel ve mimari açıdan da dünya ile paylaşmaktadır. 2007 yılında Bakü'nün siluetine kazandırılan Alev Kuleleri, bu zenginliğin bir simgesi olarak şehri global ölçekte tanıtan önemli yapılar arasında yer alıyor.

Bakü'nün merkezinde, Hazar Denizi'nin hemen kıyısında yükselen Alev Kuleleri, şehrin modern yüzünü temsil etmesi açısından büyük bir öneme sahip. Bu olağanüstü yapılar, toplamda 28.000 metrekarelik devasa bir alana yayılmakta ve her biri alev şeklinde tasarlanmış üç kuleden oluşmaktadır.

181 metreye kadar yükselen kuleler, şehri bir yandan simgesel olarak aydınlatırken, bir yandan da modern mimarisi ile dikkatleri üzerine çekiyor. Alev Kuleleri'nin tasarımında yer alan alev motifleri, Azerbaycan’ın hem kültürel hem de doğasal anlamda ateşle olan derin bağlarını sembolize etmektedir.

Geceleri kırmızı ışıklarla aydınlanan kuleler, görsel olarak adeta bir ateşin dansını sergileyen dinamik bir yapıya dönüşüyor, şehre gelen her ziyaretçi için unutulmaz bir manzara oluşturuyor. Milyonlarca dolara mal olan bu proje, sadece mimari zarafetiyle değil, aynı zamanda Bakü'nün turizm endüstrisinde üstlendiği rolle de dikkat çekiyor.

Alev Kuleleri'nin içinde otel odaları, restoranlar ve göz alıcı panoramik Bakü manzaraları sunan sosyal alanlar bulunuyor. Bu yapılar, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekerken, Bakü'nün simgesel yapılarından biri haline gelmiştir.

Kulelerin etrafındaki yürüyüş yolları ve seyir teraslarından ise şehri tüm ihtişamıyla izlemek mümkündür. Hazar Nehri'nin kıyısındaki bu noktalardan en güzel fotoğrafları çekebilir, Bakü'nün büyüleyici gece manzarasında kaybolabilirsiniz.

Alev Kuleleri’nin eşsiz tasarımı ve gece boyunca yanıp sönen ışıkları, şehir manzarasında siluetini asla unutturmaz. Bakü’nün simgesi haline gelmiş bu yapılar, Azerbaycan’ın yükselen gücünün ve modernleşmesinin bir simgesi olarak sadece şehre değil, tüm dünyaya verdiği mesajla da dikkat çekiyor.

Haritada görüntüle

Ebedi Alev Anıtı

Bakü’nün en çok ilgi gören anıtlarından biri, sekiz köşeli yıldız biçiminde bir kubbe altında 24 saat boyunca yanan ateşiyle dikkat çeken ünlü Ebedi Alev Anıtı’dır. Azerbaycan’ın zengin yer altı kaynaklarını simgeleyen bu etkileyici yapı, 1998 yılında açılmış ve 2007’de kapsamlı bir restorasyon geçirmiştir.

Azerbaycan’ın “Alev toprakları” olarak anılmasına atıfta bulunan bu anıt, yıl boyunca birçok resmi törene ev sahipliği yapmaktadır. Alevleri en iyi şekilde yansıtan ve her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlayan bu anıt, Bakü gezinizde mutlaka görülmesi gereken bir nokta.

Haritada görüntüle

İçeri Şehir (İçərişəhər)

Bakü'nün tarihi kalbinin attığı en önemli yer olan ve yüzlerce yıllık devasa surlarla korunan İçeri Şehir, 2000 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilerek, dünya çapında tanınan ve korunması gereken önemli bir kültürel miras haline gelmiştir.

Bu tarihi bölge, her adımda sizi geçmişin derinliklerine çekerek, zamanın nasıl geçip gittiğini unutturur. İçeri Şehir, hem mimari hem de kültürel zenginlikleriyle keşfedilmeye değer bir cennet. Arnavut kaldırımlı sokaklarında dolaşırken, her köşe başında farklı bir tarih parçasıyla karşılaşırsınız.

Tarihi evler, kervansaraylar ve dükkanlar arasında adeta bir zaman yolculuğuna çıkarak, geçmişin büyüleyici atmosferine adım atarsınız. İçeri Şehir, sadece tarihi değil, aynı zamanda kültürel ve sanatsal bir hazine sunar.

Azerbaycan'ın geleneksel yapısını en iyi şekilde hissedebileceğiniz bu bölgede, labirent gibi sokaklarda gezip, küçük dükkanlarda el yapımı halılar, kilimler ve yöresel el sanatları ürünleri satın alabilirsiniz.

Burada dolaşırken, size özgü bir tatil alışverişi yapma fırsatı da bulacaksınız. Küçük dükkanların sıcak atmosferinde, yerel ustaların el emeği ürünlerini keşfederken, sadece birer hatıra değil, aynı zamanda tarihin bir parçasını da yanınızda götürebileceksiniz.

İçeri Şehir’in taş yapılı, zarif mimarisiyle dikkat çeken önemli yapıları arasında Şirvanşahlar Sarayı, Multan ve Buhara Kervansarayları gibi tarihi şaheserler bulunmaktadır. Bu yapılar, zamanın etkilerine rağmen ayakta kalmayı başararak ziyaretçilerine büyüleyici bir atmosfer sunar.

Bazı tarihi konaklar ise günümüzde otel, müze ve sanat galerisi olarak hizmet vermekte, geçmişin izlerini modern hayatla harmanlamaktadır. İçeri Şehir’deki tarihi konakların dönen mobilyalarıyla süslü odalarına adım atarak, geçmişin zarif yaşam alanlarını keşfederek adeta birer zaman yolcusuna dönüşebilirsiniz.

Tarihi camiler, çeşmeler ve konaklarla dolu olan İçeri Şehir, fotoğraf meraklıları için bir cennet gibidir. Her köşe, her duvar, her detay fotoğraf karelerinde hayat bulur. İçeri Şehir, sadece bir tatil değil, aynı zamanda bir görsel şölen sunar.

Haritada görüntüle

Kobustan Milli Parkı

Bakü merkezine yaklaşık 1 saat uzaklıkta, Hazar Denizi'nin kıyısında, zarif doğası ve tarihi zenginlikleriyle göz kamaştıran Kobustan Milli Parkı, bir açık hava müzesini andıran yapısıyla her adımda insanı büyülüyor.

Milyonlarca yıllık etkileyici jeolojik oluşumları ve tarihi hazineleriyle bu özel park, 2007 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilmiş, keşfedilmeye değer yerlerden biridir. 1900'lü yılların başından itibaren yapılan arkeolojik kazılarla, 3500'ün üzerinde tarihi eserin ortaya çıkmasına olanak sağlamış olan Kobustan, 537 hektarlık geniş bir alana yayılır.

Zengin geçmişine tanıklık etmek için adım atıldığında, 1000'e yakın kayanın üzerine işlenmiş hayvan figürleri ve insan kabartmaları, geçmişin izlerini gözler önüne seriyor. Bu kaya resimleri, bölgenin tarihini anlatan paha biçilmez birer kaynak olarak, tüm dünyadan tarih ve arkeoloji meraklılarını cezbetmeye devam ediyor.

Kobustan, sadece bu etkileyici kaya kabartmalarıyla değil, aynı zamanda Azerbaycan'ın ilk merkezi olarak kabul edilmesiyle de tarihi önem taşır. Milli park, yıl boyunca rehberli turlar ile ziyaretçilerine bu büyülü atmosferi daha yakından keşfetme fırsatı sunuyor.

Aynı zamanda, kendi başına keşfe çıkanlar için de harika bir deneyim vadediyor. Ziyaretçiler, M.Ö. 10.000 yıllarına kadar uzandığı düşünülen kaya kabartmalarını ve bölgenin arkeolojik kalıntılarını yakından görebilirler.

Bununla birlikte, Kobustan'ın doğasında keşfedilecek sadece taşlar ve kaya resimleri yok. Bu park, devasa çamur volkanları ile de ünlüdür. Bu sıra dışı doğal oluşumlar, parkın diğer jeolojik zenginlikleriyle harmanlanarak, ziyaretçilerine eşsiz bir manzara sunar.

Haritada görüntüle

Nizami Caddesi

Bakü'yü keşfe çıkmak için mükemmel bir başlangıç noktası olan Nizami Caddesi, aynı zamanda alışveriş tutkunlarının da uğrak adreslerinden biridir. Şehirdeki yaşamın kalbinin attığı bu cadde, Bakü'nün zarif ve modern yüzünü gözler önüne seriyor.

Targovi Meydanı’na kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan ve 3,5 kilometre uzunluğundaki rengarenk cadde, hem tarihi hem de çağdaş dokusuyla ziyaretçilerini büyülüyor. İsmini, Azerbaycan edebiyatının büyük isimlerinden biri olan ünlü Azeri Şair Nizami Gencevi’den alıyor ve onun edebi mirasına saygı duruşunda bulunuyor.

Her iki tarafını saran onlarca kaliteli mağaza, dünya mutfaklarından lezzetler sunan restoranlar, şık kafeler ve bir alışveriş merkeziyle günün her saati çok hareketli olan ve trafiğe kapalı olan Nizami Caddesi, her adımda farklı bir dünyaya açılan bir yol gibi hissediliyor.

Sabah saatlerinden gece geç saatlere kadar, hem yerli halkın hem de turistlerin uğrak noktası olan bu cadde, gece olduğunda ise benzersiz bir güzellik sergiliyor. Caddeyi süsleyen devasa avizeler, geceleri ışıl ışıl parlayarak romantik bir atmosfer yaratıyor ve adeta bir masal dünyasına dönüşüyor.

Bu büyüleyici manzara, fotoğraf meraklıları için unutulmaz kareler sunuyor. Şehir merkezinden kısa bir yürüyüş mesafesinde veya toplu taşıma araçlarıyla rahatlıkla ulaşabileceğin Nizami Caddesi, 1864 yılında açıldığından beri popülerliğini koruyor.

Zamanla değişen ve gelişen alışveriş anlayışını, kültürel çeşitliliği ve tarihi dokusuyla birleştirerek, her yaştan ve her kültürden insanı cezbetmeyi başarıyor. Özellikle kaliteli moda mağazalarıyla tanınan bu cadde, dünyanın en pahalı caddelerinden biri olarak da biliniyor.

Herhangi bir alışveriş gezisinden çok daha fazlasını sunan Nizami Caddesi, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim vaat ediyor. Hem alışveriş yapmak, hem şehrin kültürüne tanıklık etmek, hem de sadece gezip görmek isteyenler için mükemmel bir rota oluşturuyor.

Haritada görüntüle

Abşeron Yarımadası (Absheron Peninsula)

Bakü'nün de üzerinde yer aldığı, Hazar Denizi'ne doğru 60 kilometre boyunca uzanan Abşeron Yarımadası, hem tarihi hem de modern cazibeleriyle ziyaretçilerini büyüleyen bir destinasyon. Yarımadada, modern gökdelenlerin yanı sıra, binlerce yıllık geçmişe tanıklık eden tarihi kalıntılar ve antik yapılar da keşfedilmeyi bekliyor.

Bu eşsiz coğrafyada, hem geçmişin izlerini sürebilir hem de geleceğin mimarisiyle iç içe bir deneyim yaşayabilirsiniz. Yer altı kaynakları bakımından son derece zengin olan Abşeron, aynı zamanda doğal güzellikleriyle de dikkat çekiyor.

Yarımadanın kıyı şeridinde kilometrelerce uzanan yürüyüş yolları, denizin huzur veren sesi eşliğinde sabah yürüyüşleri yapmanızı mümkün kılıyor. Gölgelik ağaçlarla çevrili bu yollar, sabahın ilk ışıklarında doğanın taze kokusunu alırken, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için adeta bir sığınak.

Lüks restoranlar, şık kafeler ve modern eğlence merkezleri ile donatılmış olan bu bölge, turistlerin ilgisini çeken mekanlar arasında yer alıyor. Birçok dünya mutfağından seçenekler sunan restoranlarda, yerel tatları deneyimleyebilir, Azerbaycan’ın ünlü mutfağını keşfetmenin keyfini çıkarabilirsiniz.

Özellikle deniz manzaralı mekanlarda geçireceğiniz akşam yemeği, size unutulmaz bir deneyim sunacaktır. Abşeron Yarımadası'nın büyüleyici güzelliklerini Hazar Denizi'nde düzenlenen tekne turlarına katılarak da keşfedebilirsiniz.

Bu turlar sayesinde denizden, Bakü'nün devasa gökdelenlerinin oluşturduğu silüetlere hayran kalabilir, şehri farklı bir perspektiften gözlemleyebilirsiniz. Göz alıcı mimarinin en güzel fotoğraflarını denizin üzerinden çekerek, unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz. Gökdelenlerin ışıkları, denizin huzurlu mavi tonlarıyla birleşerek, görsel bir şölen sunar.

Abşeron Yarımadası, hem dinlendirici hem de keşfe dayalı bir gezi yapmak isteyenler için eşsiz bir fırsat sunuyor. Hem modern yaşamın izlerini hem de geçmişin derinliklerini bir arada keşfederek, bu bölgenin sunduğu tüm güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz.

Haritada görüntüle

Bakü Atatürk Parkı

Bakü'nün 2019 yılında açılan en yeni yeşil alanlarından biri olan Bakü Atatürk Parkı, rengarenk çiçekler ve bitkilerle dolu geniş alanları ve etkileyici Mustafa Kemal Atatürk Anıtı ile dikkat çekiyor.

Heykeltraş Ömer Eldarov tarafından tasarlanan bu anıt, Azerbaycan halkının en çok saygı gösterdiği liderlerden biri olan Mustafa Kemal Atatürk’e ithaf edilmiş. Anıtın etrafında resmi törenler ve kutlamalar da gerçekleştiriliyor.

Park, huzurlu bir yürüyüş yapmak veya dinlenmek için ideal bir nokta. Çay bahçeleri ve yürüyüş yolları ile şehir gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için mükemmel bir yer olan Bakü Atatürk Parkı, şehir merkezinden kısa bir yürüyüş mesafesinde veya toplu taşıma ile kolayca ulaşılabilecek bir noktada yer alıyor.

Haritada görüntüle

Çamur Volkanları

Dünyanın çok az yerinde görebileceğin büyüleyici tabiat manzaralarına şahit olmak için Bakü’de yıl boyunca düzenlenen rehberli turlara katılabilir ve eşsiz bir deneyim yaşamak için bu bölgenin doğasına adım atabilirsin.

Azerbaycan, doğanın en ilginç fenomenlerinden biri olan devasa çamur volkanlarına ev sahipliği yapıyor. Bu volkanlar, sadece görsel anlamda büyüleyici olmakla kalmaz, aynı zamanda tarih boyunca insanlara sunduğu faydalarla da dikkat çeker.

Birçok çamur yanardağının bulunduğu bu topraklarda, özellikle Kobustan Milli Parkı’nın sınırları içinde yer alan aktif çamur volkanları, yıl boyunca pek çok turistin ilgisini çekiyor. Bu volkanların bazılarının 25 milyon yıl öncesine dayanan bir geçmişi bulunuyor, bu da onları daha da etkileyici kılıyor.

Volkanların patlamaları sırasında yükselen çamurlar, bölgeyi adeta bir başka dünyaya dönüştürür. Çamur volkanlarının doğal özellikleri, vücuda sağladığı faydalarla da ünlüdür. Bu çamurlar, binlerce yıldır tedavi edici özellikleriyle kullanılıyor.

Özellikle sinir sistemi, deri rahatsızlıkları ve romatizmal hastalıkların tedavisinde önemli bir yer tutan bu doğal kaynaklar, sağlık açısından da büyük bir değer taşıyor. Bakü’deki rehberli turlar sayesinde, hem bu büyüleyici doğa olayını yakından gözlemleyebilir hem de tarihi bir tedavi yöntemi olarak bu çamurlardan faydalanma imkanı bulabilirsiniz.

Haritada görüntüle

Yanar Dağ

Bakü'nün merkezine sadece 30 dakikalık mesafede bulunan Yanar Dağ, rehberli doğa yürüyüşleri ve fotoğrafçılık turları için vazgeçilmez bir durak haline gelmiştir. 24 saat boyunca yanan gaz ateşlerinin 3 metreye kadar yükseldiği dağ etekleri, sunduğu eşsiz manzaralarla her yıl binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor.

Azerbaycan’ın simgelerinden biri olarak bilinen bu dağ, 1950 yılında bir çobanın kazara ateşe vermesiyle günümüze kadar yanmaya devam ediyor. 2019 yılında koruma altına alınan Yanar Dağ, bir kısmı açık hava müzesine dönüştürülerek ziyaretçilerine hem tarihi hem de doğal bir deneyim sunuyor.

Burada, kendi başınıza keşfe çıkabilir, rehberli turlara katılabilir, dağ eteklerinde yer alan açık hava tiyatrosunda yıl boyu düzenlenen etkinliklere dahil olabilir veya tabiat koruma alanı ve volkanik taş sergilerini gezebilirsiniz.

Haritada görüntüle

Bakü Çeşmeler Meydanı

1868 yılında inşa edilen ve Bakü'nün en eski meydanlarından biri olan Çeşmeler Meydanı, hem tarihi dokusu hem de görsel zenginlikleriyle şehri keşfetmek isteyen her gezginin mutlaka uğraması gereken bir nokta.

Görkemli yapıları, etkileyici peyzajlı bahçeleri ve birbirinden zarif süs havuzları, adeta bir açık hava müzesini andırıyor. Her köşesinde 19. yüzyıldan kalma tarihi binaların silüetleri, kendine özgü palmiye ağaçları ve etrafı saran yürüyüş yolları, gezginlere adeta zaman içinde bir yolculuk yapma fırsatı sunuyor.

Özellikle gece saatlerinde, özel olarak aydınlatılan çeşmelerin etrafında oluşan atmosfer bir başka güzellik sunuyor. Bu aydınlatmalar, hem meydanın tarihi yapılarıyla hem de şehrin dinamik gece yaşamıyla uyum içinde bir manzara oluşturuyor.

Ayrıca meydandaki çiçek bahçeleri ve dinlenme alanları, ziyaretçilere sadece göz ziyafeti sunmakla kalmayıp, aynı zamanda huzur dolu bir ortamda dinlenme imkanı da sağlıyor. Meydan, her saat farklı bir enerjiyle dolup taşarken, gezginler arasında popüler bir uğrak noktası olmayı sürdürüyor.

Çeşmeler Meydanı, aynı zamanda Bakü'nün önemli turistik noktalarına da son derece yakın bir konumda bulunuyor. Bakü Bulvarı ve Nizami Caddesi gibi ünlü yerler, sadece kısa bir yürüyüş mesafesiyle ulaşılabilecek kadar yakın.

Bu nedenle meydan, şehri keşfederken bir soluklanma, dinlenme ve şehre özgü lezzetleri deneyimleme fırsatı sunuyor. Meydanın çevresi, sadece sanatsal çeşmeleriyle değil, aynı zamanda yol üstü kafeleri, şık restoranları ve 5 yıldızlı otelleriyle de dikkat çekiyor.

Ziyaretçilerini, Bakü'nün zengin kültürüne ve şıklığına tanıklık etmeye davet eden bu meydan, aynı zamanda antikacı dükkanları, alışveriş pasajları ve mağazalarla alışveriş severler için de cazip bir merkez.

Haritada görüntüle

Haydar Aliyev Kültür Merkezi

Bakü’nün ultra modern mimarisiyle göz kamaştıran yapılarından biri, şüphesiz Haydar Aliyev Kültür Merkezi'dir. Zaha Hadid’in imzasını taşıyan bu eşsiz tasarım, 2013 yılında kapılarını açarak hem ulusal hem de uluslararası çapta pek çok önemli etkinliğe ev sahipliği yapmıştır.

Kendine özgü kıvrımlı formuyla dikkat çeken bu kültür merkezi, her yıl binlerce sanatseveri, bilim insanını, iş dünyası temsilcisini ve entelektüeli kendine çekmektedir. Müzik dinletilerinden konserlere, tiyatro gösterilerinden konferanslara, toplantılardan eğitimlere kadar geniş bir yelpazede düzenlenen etkinlikler, hem kültürel hem de entelektüel birikimi artırma adına büyük bir rol oynamaktadır.

Haydar Aliyev Kültür Merkezi, yalnızca etkinlikleriyle değil, aynı zamanda içinde barındırdığı interaktif sergiler ve kalıcı eserlerle de dikkat çekiyor. Geçici sergilerle sürekli yenilenen atmosferi, ziyaretçilere her seferinde farklı bir deneyim sunuyor.

Bu benzersiz kültür merkezi, ziyaretçilerine sanatı ve kültürü derinlemesine keşfetme imkanı tanırken, görsel tasarımıyla da hayranlık uyandırıyor. Mimari açıdan, uluslararası ödüllere layık görülmüş bu yapının her bir köşesi, insanın görsel algısını zorlayan, aynı zamanda estetik zevki doruklarda yaşatan bir deneyim sunuyor.

Gelişen teknolojiyle birlikte interaktif alanlar da oldukça dikkat çekici. Hem çocuklar hem de yetişkinler için tasarlanmış olan bölümler, katılımcıların aktif bir şekilde sanatla etkileşimde bulunmalarına olanak sağlıyor.

Zaha Hadid’in zamansız tasarımı ve yapının sunduğu olanaklarla Haydar Aliyev Kültür Merkezi, Bakü’nün en önemli kültürel simgelerinden biri olarak, mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor.

Haritada görüntüle

Shikh Plajı

Hazar Denizi'nin masmavi sularında keyifle yüzmek, serinlemek ve sıcak yaz aylarında güneşin tadını çıkarmak isteyenler için Bakü’de en çok tercih edilen yerlerden biri olan Shikh Plajı, hem yerli halkın hem de turistlerin gözde mekanlarından biridir.

Şehir merkezinden sadece kısa bir yürüyüşle veya toplu taşıma araçlarıyla rahatça ulaşılabilen bu plaj, doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle her yıl daha fazla kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Plaj, ince uzun kumları, tertemiz suyu ve düzenlenmiş turistik tesisleriyle öne çıkarken, aynı zamanda denizin keyfini çıkaran ziyaretçilerine eşsiz bir huzur sunuyor.

Çevresindeki oteller, kafeler ve restoranlar, Shikh Plajı’na gelen misafirlere her türlü ihtiyacı karşılayacak olanaklar sağlıyor. Bu sayede, hem dinlenebilir hem de yerel lezzetleri tatma fırsatı bulabilirsiniz.

Plajda geçireceğiniz zamanı daha da özel kılmak için su sporları aktivitelerine katılabilir, sıcak yaz günlerinin keyfini farklı bir şekilde çıkarabilirsiniz. Akşam saatlerinde ise plaj, büyüleyici bir atmosfer sunuyor.

Gün batımının, Hazar Denizi’nin berrak sularına yansıyan renkleriyle birleşerek ortaya çıkan muazzam manzarası eşliğinde yürüyüş yapabilir, şehri bir başka açıdan keşfetmenin keyfini sürebilirsiniz.

Shikh Plajı, sadece bir deniz kenarı değil, aynı zamanda bir kaçış noktasıdır. Yoğun iş temposundan uzaklaşmak, stresli şehir yaşamından bir nefes almak isteyenler için ideal bir mekan. Etrafındaki doğal güzellikler ve sakin ortam, ziyaretçilere dinginlik ve huzur veriyor.

Günü sevdiklerinizle geçirmenin ve Bakü’nün harika manzaralarını keşfetmenin en keyifli yollarından biri olan Shikh Plajı, aklınızda yer edinecek unutulmaz anılar biriktirmenize olanak tanıyacak.

Haritada görüntüle

Bakü Dönme Dolap (Bakü Eye)

Şehri gezen turistlerin hem keyifli vakit geçirmek hem de harika fotoğraflar çekmek için mutlaka uğradığı yerlerden biri olan Bakü Dönme Dolap, 2014 yılından itibaren binlerce kişiye eşsiz bir deneyim sunuyor.

Halk arasında “Bakü Gözü” olarak da bilinen ve her biri 8 kişilik 30 kabine sahip devasa dönme dolap, görkemli yapısıyla sadece bir eğlence aracı olmanın ötesine geçiyor. Şehrin simgelerinden biri haline gelen bu muazzam yapının sunduğu manzara, şehri ve Hazar Nehri'ni gözler önüne seriyor, ziyaretçilere unutulmaz bir seyir deneyimi yaşatıyor.

Özellikle Hazar Nehri kıyısında konumlanması, ziyaretçilere denizle şehir arasındaki uyumu harika bir şekilde sunuyor. Geceleri, dev dönme dolabın ışıklarla süslenmesi, şehre bambaşka bir atmosfer katıyor.

Bu görsel şölen, geceyi aydınlık bir hale getiriyor ve Bakü'nün ışıklarını en yüksek noktadan gözler önüne seriyor. Bakü Dönme Dolap’tan panoramik bir manzara izlemek, yalnızca şehrin mimarisine değil, aynı zamanda Hazar Denizi'nin sakin sularına da farklı bir açıdan bakma fırsatı tanıyor.

Ziyaretçiler, dönerken her bir açıdan fotoğraflar çekerek hem şehri hem de denizi en iyi şekilde karelemiş oluyor. Bakü’nün büyüleyici manzarasına tanıklık etmek için bu eşsiz noktayı mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Haritada görüntüle

Bakü Mini Venice

Şehrin hemen güneyinde, Hazar Denizi kıyısında uzanan ve 1960 yılında inşa edilen Küçük Venedik, yıllardır turistlerin akınına uğruyor. Eşsiz mimarisi ve romantik atmosferiyle dikkat çeken bu bölge, adeta bir masal diyarına dönüşüyor.

Venedik’in su kanallarını ve klasik mimarisini andıran yapılarıyla öne çıkan Bakü Mini Venice, ziyaretçilerine gerçek bir Venedik deneyimi sunuyor. Burada, gondollarla kanallar arasında yapacağınız keyifli geziler, size unutulmaz anlar yaşatacak.

Hem sakin hem de büyüleyici atmosferiyle, her yaştan insan için mükemmel bir tatil noktası. Bakü Mini Venice, yalnızca su yolları ve gondollarıyla değil, aynı zamanda Avrupa mutfaklarından lezzetler sunan kaliteli restoranlarıyla da dikkat çekiyor.

İster arkadaşlarınızla ister ailenizle, damak zevkinize hitap eden birbirinden şık mekanlarda yemek yiyebilir, geleneksel Azerbaycan mutfağının yanı sıra, İtalyan, Fransız veya İspanyol mutfağından da seçkin tatlar keşfedebilirsiniz.

Yürüyüş parkurları ve seyir alanları ise size hem dinlenme hem de şehri yüksek noktalardan izleme fırsatı sunuyor. Özellikle yaz aylarında, Bakü Mini Venice’deki kafeler ve oyun parkları, çocuklu aileler için mükemmel bir dinlenme alanı oluşturuyor.

Çocuklar eğlenceli oyunlarla vakit geçirirken, yetişkinler ise denizin ve yeşilin içinde huzurlu bir atmosferde zaman geçirebilir. Ayrıca, bölgedeki onlarca mağaza, dünyaca ünlü markaların en son koleksiyonlarını ve kaliteli ürünlerini sunarak alışveriş tutkunları için de cazip bir seçenek oluşturuyor.

Eğer gerçekten unutulmaz bir deneyim arıyorsanız, gondol safarilerine çıkarak Bakü’nün farklı bir yüzünü keşfetmek için Bakü Mini Venice'i ziyaret edebilirsiniz. Bu bölge, turistler için adeta bir cennet gibi.

Şehirdeki en popüler turistik merkezlerden biri olmasının yanı sıra, Bakü Mini Venice, romantik bir gün geçirmek isteyen çiftler için de ideal bir adres. Hem doğa ile iç içe olabileceğiniz hem de şehri farklı bir açıdan keşfedeceğiniz bu bölge, Bakü'nün sunduğu en keyifli deneyimlerden birini vaat ediyor.

Haritada görüntüle

Azerbaycan Bağımsızlık Müzesi

7 Aralık 1919'da ziyarete açılan Azerbaycan Bağımsızlık Müzesi, yalnızca ülkenin özgürlük mücadelesinin sembollerini ve önemli anlarını barındıran etkileyici koleksiyonlarıyla dikkat çekmekle kalmaz, aynı zamanda Azerbaycan'ın zengin tarihini ve kültürel mirasını yansıtan 20.000’den fazla arkeolojik ve etnografik eseriyle de benzersiz bir deneyim sunar.

Bu eserler, ülkenin pek çok farklı bölgesindeki arkeolojik kazı alanlarında bulunmuş olup, Azerbaycan’ın geçmişine dair derinlemesine bir bakış sağlar. Müzede, ilk çağlardan 19. yüzyıla kadar uzanan Azerbaycan tarihini farklı dönemler üzerinden keşfetme fırsatına sahip olursunuz.

Sergiler, Azerbaycan halkının özgürlük mücadelesine dair çok değerli bilgiler sunmakta, bu süreçte yaşanan önemli olayları ve figürleri gözler önüne sermektedir. Aynı zamanda müzenin sunduğu koleksiyonlar, Azerbaycan’ın kültürünü, milli değerlerini ve toplumsal yapısını anlamanızı kolaylaştıracak pek çok detay barındırmaktadır.

Azerbaycan Bağımsızlık Müzesi, yıl boyunca gerçekleştirilen çeşitli etkinlikler ve kutlamalarla da ziyaretçilerine kültürel bir zenginlik sunar. Bu etkinlikler, hem Azerbaycan’ın bağımsızlık tarihine dair derinlemesine bir anlayış kazanmak isteyenler, hem de arkeoloji ve tarih tutkunu olanlar için eşsiz fırsatlar yaratır.

Müze, aynı zamanda müzik, dans, sanat ve edebiyat gibi pek çok kültürel etkinliği de bünyesinde barındırarak, ziyaretçilerine çok yönlü bir kültürel deneyim sağlar. Müzenin klasik mimarili binası ise tarihi dokusu ve estetik güzelliği ile adeta bir sanat eseri gibidir.

Binanın içindeki her ayrıntı, Azerbaycan'ın geçmişine ve kültürüne saygı duruşunda bulunan zarif bir tasarımla birleşmiştir. Bu mimari şaheser, hem estetik hem de kültürel açıdan büyük bir değer taşımaktadır ve müzenin sunduğu deneyimi daha da özel kılmaktadır.

Haritada görüntüle

Bakü Kristal Salon

Her tarafı birbirinden güzel, ultra modern yapılarla süslü olan Bakü, şehri sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda kültürel etkinlikleriyle de büyülüyor. Bu etkileyici şehirde, 2012 yılında Eurovizyon Şarkı Yarışması’na da ev sahipliği yapan Bakü Kristal Salon, mutlaka uğramanız gereken yerlerin başında geliyor.

Yıl boyunca çok sayıda uluslararası konser, sanat gösterisi ve sahne performansına ev sahipliği yapan bu olağanüstü yapı, sadece kültürel etkinlikler için değil, aynı zamanda görsel bir şölene de dönüşüyor.

Hazar Denizi'nin kıyısına konumlanmış olan Bakü Kristal Salon, sunduğu eşsiz manzaralarla dikkatleri üzerine çekiyor. Göz alıcı mimarisi, zarif çizgileri ve büyüleyici ışıklandırmasıyla her açıdan büyüleyici bir atmosfer yaratıyor.

2012 yılında faaliyete başlayan ve 25.000 kişilik devasa kapasitesiyle büyük etkinlikler için ideal bir alan sunan Bakü Kristal Salon, aynı zamanda gece saatlerinde aydınlatılan ışıl ışıl manzarasıyla adeta bir mücevher gibi parlıyor.

Özellikle gece ışıklarıyla daha da etkileyici hale gelen bu yapının görsel şöleni, her açıdan fotoğraflanmaya değer. Bakü'nün harika manzarasına karşı, tekne gezileri sırasında bir yandan Hazar Denizi'ni izlerken, diğer yandan Bakü Kristal Salon’un benzersiz siluetini fotoğraflayabilirsiniz.

Bu büyüleyici atmosferde, her anı özel kılacak etkinlikleri keşfetmek için Bakü Kristal Salon’un etkinlik takvimini mutlaka gözden geçirmelisiniz. Hem kültürel anlamda zengin, hem de görsel olarak unutulmaz bir deneyim sunan bu salon, size Bakü’nün en gözde noktalarından birinde, benzersiz bir gece geçirme fırsatı sunuyor.

Haritada görüntüle

Devlet Bayrağı Meydanı

162 metre uzunluğundaki devasa bayrak direği ile Guinness Rekorlar Kitabı’na da adını yazdıran Devlet Bayrağı Meydanı, Bakü gezinizin en unutulmaz duraklarından biri olacak. Bu eşsiz meydanda, sadece Azerbaycan’ın gururunu simgeleyen muazzam bayrağı görmekle kalmaz, aynı zamanda Kristal Salon’un büyüleyici manzaraları eşliğinde keyifli bir akşam yürüyüşü yapma fırsatını da yakalarsınız.

Geceye doğru, şehri ve denizi kuşbakışı izlerken, göz alıcı ışıklandırmalar altında yürümek, size bir huzur ve sakinlik hissi verecek. Meydan, çevresinde yer alan eğlence mekanları ve her zevke hitap eden barlar, kafeler ve restoranlar ile Bakü’nün sosyal hayatının tam merkezinde yer alıyor.

Burada, yerel lezzetlerin tadına bakabileceğiniz geleneksel Azerbaycan mutfağından, uluslararası yemeklere kadar geniş bir seçenek sizi bekliyor. Ayrıca, eğlenceli barlar ve dinamik kafelerde arkadaşlarınızla vakit geçirirken şehri daha yakından keşfetmek mümkün.

Gündüz saatlerinde meydan, geniş alanları ve temiz havası ile yürüyüş yapmak, fotoğraflar çekmek isteyenler için mükemmel bir mekan sunuyor. Akşam ise, çevresindeki restoranlarda yerel şaraplar ve geleneksel Azerbaycan yemekleri eşliğinde farklı bir atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.

Haritada görüntüle

Bakü Ulu Camii (Cuma Camii)

Bakü Cuma Camii olarak da bilinen ve şehrin en büyük camilerinden biri olan Bakü Ulu Camii’yi ziyaret etmek, adeta zamanın derinliklerine bir yolculuk yapmak gibidir. Hem kendi başına hem de rehberli tarih, kültür ve inanç turlarıyla keşfedebileceğiniz bu muazzam yapı, tarih ve inançların bir araya geldiği eşsiz bir atmosfer sunuyor.

12. yüzyıldan kalma bir Zerdüşt tapınağının bulunduğu alana inşa edilen cami, zamanla büyük bir kültürel mirasa dönüşmüştür. 1300 yılında kapsamlı bir restore edilen cami, 1437 yılında günümüzdeki etkileyici minareleriyle siluetine adeta ihtişam katmıştır.

Bakü’nün tarihi kalbi olan İçeri Şehir’i gezerken, hemen dikkatini çekecek olan bu tarihi yapı, şehri adeta bir açık hava müzesine dönüştüren mimarisiyle seni büyüleyecek. Son olarak 1899 yılında kapsamlı bir restorasyondan geçirilen cami, bugünkü halini alarak hem tarihi hem de dini açıdan büyük bir öneme sahiptir.

Yüzyıllardır olduğu gibi bugün de işlevini yerine getiren Bakü Ulu Camii, geçmişin izlerini taşıyan taş oymalarıyla süslü anıtsal kapısından, kesme taşlarla inşa edilmiş kalın duvarlarına, geniş avlusundan, büyüleyici motiflerle süslü geniş salonlarına kadar her ayrıntısıyla dikkat çekici bir yapı.

Ziyaretçilerine sadece mimari estetik sunmakla kalmaz, aynı zamanda bu cami, İslam’ın dini ve kültürel izlerini derinlemesine keşfetmek isteyenler için bir kapı aralar. Göz alıcı detaylarla bezeli iç mekanları ve mistik havası hem huzur hem de şaşkınlık verecek.

Haritada görüntüle

Bakü Kukla Tiyatrosu

Bakü Bulvarı'ndaki ilk mimari yapılardan biri olarak 1910 yılında ünlü Polonyalı mimarlar tarafından Fransız Rönesans tarzında inşa edilen Bakü Kukla Tiyatrosu, hem tiyatro severler hem de çocuklu aileler için keyifli bir deneyim sunuyor.

Işıklandırılmış etkileyici yapısıyla şehirde dolaşırken hemen dikkat çeken bu tarihi bina, 210 kişilik kapasitesiyle 1975 yılından itibaren yetişkinlere yönelik sahne performansları ve tiyatro gösterileriyle sanatseverleri cezbetmeye devam ediyor. Dönemine ait mobilyalarla donatılmış salonları, zarif balkonları ve etkileyici atmosferiyle öne çıkmaktadır.

Haritada görüntüle

Ramana Kalesi

Bakü'ye sadece 14 kilometre mesafede bulunan etkileyici Ramana Kalesi, şehri ziyaret eden her turistin gözdesi haline gelmiş tarihi bir hazinedir. Mükemmel bir şekilde korunmuş olan bu kale, 4. yüzyıl ortalarında inşa edilmiştir ve sağlam kesme taşlarla örülmüş, dört katlı yapısıyla dikkat çeker.

Düzgün şekilde yerleştirilmiş taşlarla inşa edilen devasa surlar, 1,5 metreye kadar ulaşan yüksekliğiyle zamanın zorluklarına direnmiş ve dikdörtgen bir planla inşa edilmiştir. Kale, her katında farklı bir tarihi atmosferi barındıran kuleleri ve iç mekanları ile ziyaretçilerine tarihin derinliklerine doğru eşsiz bir yolculuk sunar.

Ramana Kalesi’nin en etkileyici özelliklerinden biri de 1323 yılında inşa edilen tarihi camisiyle büyüleyici bir tarihsel dokuya sahip olmasıdır. Yüzyıllar boyunca ayakta kalmayı başaran cami, dönemin mimarisi hakkında pek çok ipucu sunarak tarih meraklılarını cezbetmektedir.

Bölgeye hâkim olan yüksek konumuyla çevresindeki manzarayı en iyi şekilde gözler önüne seren kale, sadece bir askeri yapı olmanın ötesinde, bölgedeki medeniyetlerin izlerini taşıyan önemli bir kültürel miras olarak da büyük bir öneme sahiptir.

İç yapısındaki odalar, geçitler ve surlarla, kale içinde bir zamanlar yaşamış olanların günlük yaşamına dair derin bir iz bırakır. Ramana Kalesi, günümüze kadar ayakta kalmış ve sağlam mimarisiyle, Azerbaycan’daki en değerli Selçuklu dönemi yapılarından biri olarak büyük bir kültürel öneme sahiptir.

Hem tarihi hem de mimari açıdan keşfedilmeye değer olan bu kale, ziyaretçilere sadece geçmişin izlerini görmekle kalmayıp, aynı zamanda bu tarihi yapıların bir zamanlar nasıl yaşandığını anlamalarına olanak tanır. Bakü’ye yakın konumu, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Ramana Kalesi, Azerbaycan’ın en önemli turistik cazibe merkezlerinden biridir.

Haritada görüntüle

Bakü Haydar Camii

Bakü’nün en göz alıcı dini yapılarından biri olan Haydar Camii, aynı zamanda Haydar Mescidi olarak da bilinir. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in babası adına inşa ettirdiği bu muazzam cami, 2015 yılından itibaren ziyaretçilerine kapılarını açtı.

İslam mimarisinin zarif izlerini taşıyan yapının dört minaresi, her biri 55 metreye kadar yükseliyor ve taş işçiliğiyle büyülüyor. Haydar Camii, görkemli iç mekanları ve etkileyici dekorasyonlarıyla dikkat çekiyor.

Özellikle gece ışıklandırıldığında, kartpostallarda yer alabilecek güzellikte bir görüntü sergileyen cami, kubbesinde yer alan Kur'an-ı Kerim’den yazılmış yazıtlarıyla da öne çıkıyor. Hem inanç hem kültür turizmi açısından önemli bir ziyaret noktası olan cami, her yıl binlerce turistin ilgisini çekiyor.

Haritada görüntüle

Bakü Ateşgahı (Ateş Tapınağı)

Azerbaycan'da Zerdüştlük inancı, hala büyük bir öneme sahip olup, Bakü Ateşgahı bu inancın en etkileyici sembollerinden biri olarak her yıl binlerce ziyaretçiyi büyüleyici mimarisiyle kendine çekmektedir.

1998 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilen tapınak, şehrin en değerli mimari şaheserlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. 24 saat boyunca yanan ateşleriyle ün kazanan Bakü Ateşgahı, adını bu ateşlerden almakta olup, kesme taşlarla inşa edilen büyüleyici yapısı, 20'den fazla taş hücresi ve ilginç misafir odalarıyla kervansaray tarzını yansıtmaktadır.

Bugün, tapınak Zerdüştlük inancını anlatan eserlerin sergilendiği bir müze olarak da hizmet vermekte, aynı zamanda her yıl Nevruz kutlamalarına ev sahipliği yapmaktadır. Bakü merkezine sadece 30 kilometre uzaklıkta yer alan bu tarihi yapı, şehrin düzenlediği tarih, kültür ve inanç turlarının önemli duraklarından biridir.

Haritada görüntüle

Muhtarov Sarayı (Saadet Sarayı)

Saadet Sarayı olarak da bilinen Muhtarov Sarayı, yalnızca Bakü’nün değil, tüm bölgenin en dikkat çekici yapılarından biri olarak öne çıkıyor. 1900'lü yılların başlarında ünlü milyoner Murtuza Muhtarov tarafından inşa ettirilen bu görkemli saray, Neo Gotik mimarisiyle bir dönemin ihtişamını bugüne taşıyor.

Zamanla restore edilerek turizme kazandırılan bu eşsiz yapının her köşesi, mimarinin ve sanatın özenle harmanlandığı bir başyapıt olarak karşımıza çıkıyor. Muhtarov Sarayı, devasa vitray pencereleri, anıtsal kapıları ve zarif taş ve ahşap oymalarıyla dikkat çekiyor.

Her bir detayı özenle işlenmiş kuleleri, sarayı adeta bir sanat galerisine dönüştürüyor. Neo Gotik tarzının dünya çapındaki en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilen bu saray, görsel bir şölen sunuyor.

İçeride ise dönem mobilyaları ve paha biçilmez antikalar, her adımda tarih kokan bir atmosfer yaratıyor. Sarayın devasa salonları, geniş odaları ve etkileyici avluları, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Her bir odasında, dönemin zarif ve lüks yaşam tarzını hissedebileceğiniz gibi, büyüleyici fotoğraflar çekmek için de harika fırsatlar bulabilirsiniz. Bu muazzam yapının içinde gezinmek, adeta geçmişin ihtişamına yolculuk yapmanızı sağlıyor.

Sanat ve mimari meraklıları için, Muhtarov Sarayı sadece bir yapının ötesinde, bir zaman tüneli gibi. Her köşe, her detay, ziyaretçilerine sadece gözsel bir haz sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kültürel ve tarihsel bir derinlik de kazandırıyor.

Haritada görüntüle

Boyukshor Gölü

Azerbaycan’ın ikinci büyük gölü olan Boyukshor Gölü, şehir merkezine sadece 12 kilometre mesafede yer alarak, doğaseverlere ve macera tutkunlarına eşsiz bir kaçış rotası sunuyor. Hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dikkat çeken bu göl, sadece dinlendirici bir doğa gezisi için değil, aynı zamanda fotoğrafçılar ve doğa gözlemcileri için de ideal bir alan oluşturuyor.

Deniz manzaralı restoranlar, kır bahçeleri, şirin kafeler ve yemyeşil alanlar, ziyaretçilerine huzurlu bir ortam sunuyor. Kilometrelerce uzanan yürüyüş yolları, göl kenarına kadar uzanarak, doğa ile iç içe olmanın keyfini çıkarma fırsatı veriyor.

Bu yürüyüş yolları, hem spor yapmayı sevenler hem de doğayı daha yakından keşfetmek isteyenler için harika bir seçenek. Boyukshor Gölü’nün sunduğu panoramik seyir alanları, ziyaretçilere eşsiz manzaralar sunarken, gölün masmavi suyu ve çevresindeki doğal yaşam, göz alıcı bir tablo oluşturuyor.

Zengin bir flora ve fauna çeşitliliğine sahip olan bu bölge, özellikle kuş gözlemciliği ile ilgilenenler için bir cennet niteliğinde. Gölde, farklı mevsimlerde göçmen kuşların uğrak yeri haline gelmesiyle birlikte, birçok nadir tür de gözlemlenebiliyor.

Bu da gölü, doğa fotoğrafları çekerek Instagram’da paylaşmak isteyenler için bir cazibe merkezi haline getiriyor. Aynı zamanda tarihi Abşeron Yarımadası’nın en büyük gölü olarak, Boyukshor, bölgenin kültürel mirasını da taşıyor.

Gölün çevresi, yerel halkın günlük yaşamının bir parçası olmasının yanı sıra, ziyaretçilerine Azerbaycan’ın tarihine dair izler sunuyor. Göl boyunca yapılacak bir yürüyüş, hem ruhsal hem de fiziksel anlamda bir rahatlama sağlarken, çevredeki panoramik fotoğraf noktaları ise unutulmaz anlar yakalamanıza olanak tanıyor.

10 kilometre boyunca uzanan göl kenarı, zengin doğal güzelliklerin, kuş cıvıltılarının ve sakin atmosferin tadını çıkarabileceğiniz eşsiz bir rota sunuyor. Gölün 162 kilometrekarelik geniş alanı, doğa ile iç içe huzurlu bir günü geçirmek isteyenler için adeta bir sığınak.

Haritada görüntüle

Bakü Hükümet Evi

Bakü'nün görkemli siluetini tamamlayan Hükümet Evi, şehri keşfederken mutlaka göz önünde bulundurman gereken eşsiz bir yapıdır. Neftçiler Bulvarı'nın kalbinde yer alan ve kolayca fark edilen bu devasa bina, 5500 kişilik kapasitesiyle büyüklüğünü hemen belli ediyor.

Barok ve klasik Rus mimarisinin etkilerini taşıyan yapısı, mimari tutkunları için adeta bir başyapıt. İnşaatına 1936'da başlanan ancak 1952'de tamamlanabilen Hükümet Evi'nin içi, paha biçilmez antikalarla süslüdür ve rehberli turlar aracılığıyla keşfe açılmaktadır. Geceleri özel ışıklandırmalarla parlayan bu etkileyici yapıyı fotoğraflamak ise bambaşka bir deneyim sunar.

Haritada görüntüle

Muhammad Camii (Siniggala Camii)

Hemen her caddesinde yüzlerce yıllık etkileyici bir cami ile karşılaşabileceğin Bakü, tarih ve kültürle iç içe bir şehir olarak, geçmişin derin izlerini günümüze taşır. Bu büyülü şehirde mutlaka yakından görmen gereken önemli eserlerden biri de, 11. yüzyıldan günümüze kadar ayakta kalmış ve zamanın testinden geçmiş bir tarihi hazine olan Muhammed Camii.

Şehrin en köklü ve tarihi yapılarından biri olan bu cami, Bakü'nün kalbinin attığı İçeri Şehir’in surları içinde saklı bir mücevher gibi bulunur. İçeri Şehir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve tarih boyunca pek çok kültürün izlerini taşıyan bir bölge olarak, bu eşsiz yapıyı barındırarak adeta bir zaman yolculuğu sunar.

Etkileyici el yapımı taş kabartmalarla süslü minaresi, camiyi ziyaret edenlerin dikkatini çeker ve büyüler. Minarenin zarif tasarımı, caminin mimarisine estetik bir dokunuş katarken, aynı zamanda İslam kültürünün zenginliğini de gözler önüne serer.

Camiiye adım attığınızda, sadece görsel bir şölenle değil, aynı zamanda duvarlarda yer alan Kur'an-ı Kerim yazıtları ve dini motiflerle ruhsal bir yolculuğa da çıkmış olursunuz. Bu yazıtlar, caminin dini anlamını ve halk için taşıdığı manevi önemi pekiştirir.

Muhammed Camii, İçeri Şehir’de düzenlenen tarih, kültür ve inanç turlarının önemli mola noktalarından biri olarak öne çıkar. Ziyaretçiler, buraya geldiklerinde sadece bir ibadet yerini değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel bir mirası keşfetmiş olurlar. İslam mimarisinin zarif örneklerinden biri olan cami, asırlardır dimdik ayakta durarak, hem dini hem de kültürel bir köprü kurar.

Günümüzde de, geçmişin izlerini yaşatarak, ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. Muhammed Camii, Bakü’nün kalbinde, zamanla yarışan bir durak olup, her geçen yüzyıla rağmen hala ziyaretçilerine derin bir manevi deneyim sunmaktadır.

Haritada görüntüle

İlk Siparişine Özel %15 İndirim!
BayiGram’ı keşfetmeniz için tüm siparişlerinizde geçerli %15 indirim bizden!
BAYiGRAM

Bakü’ye Ne Zaman Gidilir?

Bakü, ılıman karasal iklimin etkisiyle yıl boyunca belirgin bir hava değişimi yaşar. Kış aylarında soğuk ve yağışlı bir atmosfer hâkimken, yazın ise sıcak ve kuru hava şehri sarar. Kışın sıcaklıklar genellikle 2-7 °C arasında değişir ve bu dönemde yağışlar sıklıkla yağmur ve kar şeklinde görülür.

Bu hava koşullarına ek olarak, Bakü’de dört mevsim boyunca rüzgarlar etkisini gösterir. Özellikle kış aylarında, soğuk ve yağışlı hava ile birleşen rüzgarlar, hissedilen sıcaklıkları daha da düşürür, bu da şehri daha soğuk hale getirir.

Şehirdeki rüzgar, yazın da belirgin şekilde hissedilebilir, ancak yazın daha kuru ve sıcak olan hava rüzgarın etkisini hafifletir. Yine de, rüzgarlar genellikle sahil boyunca eserek, deniz kenarında serinletici bir etki yaratır.

Bakü'nün iklimi, her mevsimde farklı bir yüzünü gösterirken, en ideal keşif dönemleri bahar ve yaz aylarıdır. Bahar aylarında, özellikle mart ayında gerçekleştirilen Nevruz festivali, şehri neşeyle doldurur.

Yaz aylarında, temmuz ve ağustos aylarında sıcaklıklar 35 °C'yi aşabilir, ancak bu dönem, sahil turizmi için en cazip zaman dilimlerinden biridir. Sahil boyunca uzanan plajlar, deniz tatili yapmak isteyenler için mükemmel bir seçenek sunar.

Sahil turizminin yanı sıra, sıcak yaz günlerinde Bakü'deki restoranlar, kafeler ve alışveriş caddeleri de oldukça yoğun hale gelir. Eylül ve ekim ayları ise şehri gezmek ve keşfetmek için ideal bir dönemdir.

Sıcaklıkların 18-20 °C civarlarında seyrettiği bu aylarda, açık havada dolaşmak son derece keyifli olur. Hem turistler hem de yerli halk, bu dönemi şehri keşfetmek, tarihi mekanlarda vakit geçirmek ve kültürel etkinliklere katılmak için değerlendirebilir.

Bakü'den Ne Alınır?

Bakü, zengin tarihi, kültürel çeşitliliği ve eşsiz gelenekleriyle alışveriş tutkunları için bir cennet. Şehir, modern alışveriş merkezlerinden geleneksel pazar yerlerine kadar her türlü zevke hitap ediyor. İşte, Bakü’den alabilecekleriniz:

  • Halı Çanta
  • Takı
  • Geleneksel Kıyafetler
  • İpek Şallar
  • Havyar
  • Baharat
  • Reçel
  • Seramik Ürünler
  • Antika Ürünler
  • Tar
  • Chirag

Bakü’de Ne Yenir?

Bakü, Azerbaycan’ın kalbi ve kültürel zenginliklerle dolu bir şehir. Bu büyüleyici metropol, yalnızca tarihi yapıları ve modern mimarisiyle değil, aynı zamanda eşsiz mutfağıyla da ziyaretçilerini cezbetmektedir.

Şehir, Orta Doğu ve Orta Asya'nın lezzetlerini bir araya getirerek, her damak zevkine hitap eden benzersiz yemekler sunuyor. Bakü'de ne yenir sorusu, bir keşif yolculuğuna çıkmaya davet ediyor. İşte, Bakü yöresel lezzetleri:

  • Yaprak dolması
  • Havyar
  • Mersin balığı
  • Duşbara
  • Azeri Plovu
  • Lepeli dolma
  • Azeri Yahnisi
  • Tike Kebabı
  • Bakü Usulü Mantar
  • Bakü Baklavası

Bakü’den sonra gezilecek bir yer arıyorsanız eğer mutlaka “Tayland Gezilecek Yerler” isimli içeriğimize mutlaka göz atın!

Bu içeriği beğendin mi?
Emojilerle tepkini insanlarla paylaş!
YORUMLAR
Adımı Sansürle
    Bu yazıya henüz yorum yapılmamış, hemen sen yap!
    Bu yazıya henüz yorum yapılmamış, hemen sen yap!
+
Aktif Müşteri
+
Toplam İşlem
+ Kişi
Tam Zamanlı Çalışan
+
Sosyal Medya Platformu